BÜLENT FALAKAOĞLU: AKP’NİN AŞİL TOPUĞUNA KURŞUN (18.12.2013)

224

Bu bir tesadüf mü’
MİT’te yaşanan, artık herkesin malumu olan Cemaat-AKP kavgasının ardından da büyük bir operasyona tanık olmuştuk. Kamu İhale Kurumuna yönelik yolsuzluk operasyonuna.Şimdi kavga çok daha şiddetli ve operasyon da çok daha büyük. Dün Türkiye, ünlü patronlardan bakan çocuklarına, bürokratlardan belediye başkanlarına uzanan büyük bir yolsuzluk operasyona uyandı.
Elbette ki tesadüf değil ama sürpriz de değil! Zira ortada, ne ‘yolsuzluk yok’ denebilecek… Ne de kimsenin mağdur edebiyatı yapabileceği bir durum yok!
Kamu ihale mevzuatı AKP iktidarı döneminde 50’nin üzerinde değişikliğe uğradı. Onlarca değişiklik neyin nesiydi’ ‘Adrese teslim ihale yapabilmek’, ‘İhaleyi yandaşa verebilmek’ dışında nasıl açıklanabilirdi onca değişiklik.
Sayıştay raporlarının Meclise gelmemesi bile bir çok yolsuzluk ve usulsüzlüğün üzerini örtmüyor mu’
Zaten birçok ihaleyi yandaşlara verdiği… İhaleye kural gereği katılması gereken üç firmanın da kazananı belli danışıklı dövüşle ihaleye girdiği… Bazen ihale mevzuunda yeterliği, uzmanlığı olmayan firmaların yandaş kadrosundan ihaleleri kaptıkları… AKP’nin ihaleleri sermeye ve kişileri çevresinde tutma silahı olarak kullandığı… Hepsi konuşulan, dile getirilen, zaman zaman açığa çıkan olgular…
Böylesi bir ortamda dün yapılan yolsuzluk operasyonunun (Cemaat intikam duygularıyla yapmış olsa da) temelsiz olduğunu söylemek mümkün mü’

YÜCE DİVANLIK UYGULAMA TOKİ
Siyasi yönü de olan bu operasyonun nasıl bir yolsuzluk temeli üzerinden yükseldiğini anlayabilmek için birkaç örneği bile sıralamanın yeterli olacağı kanısındayım.
Operasyonun gerekçelerinden biri “İş adamlarının TOKİ ihalesinde rüşvet verdikleri” iddiası! Bu TOKİ nedir’ AKP iktidarının en tartışmalı, denetimden en uzak kurumu, kısa adı TOKİ olan Toplu Konut İdaresi…
TOKİ’nin, bugüne kadarki icraatları ile sadece bir inşaat örgütlenmesi olmadığı… AKP yandaşı sermayedar üretme, palazlandırma projesi olduğu defalarca açığa çıkmıştı. Hesapları denetlenemeyen TOKİ, AKP iktidarında Başbakanlığa bağlandı. Yetkileri genişletildi. Arsa Ofisi isimli devlet kuruluşu TOKİ’ye katıldı, milyarlarca lira değerindeki  kamu arsalarına TOKİ’nin hükmetmesi sağlandı.
TOKİ, değerli kamu arsalarını büyük müteahhitlere veriyor, konutlardan pay alıyor. Amacı sosyal konut üretmek olarak tarif edilse de, TOKİ  ağırlıkla lüks konut inşaatı yapıyor. Arsa satıyor, konut satıyor, en değerli kamu binalarına ve arazilere el koyuyor, rant üzerine rant elde ediyor.
En büyük arsa satışı gelirleri Ali Sami Yen ve Likör Fabrikasından. TOKİ’den bu olağanüstü değerli arsayı yaklaşık 1 milyar TL’ye satın alan Aşçıoğlu şirketi , arsayı daha sonra Başbakan Erdoğan’ın imam hatipten okul arkadaşı olan Türkiye’nin en büyük emlak yatırımcısı Torun’un şirketine sattı.
“Torun Center” ismiyle satışa çıkan ve inşaatı devam eden projede Mimarlar Odasının açtığı davada mahkeme Likör ve projesinin, Ali Sami Yen’in yerine dikilen inşaatın hukuksuz olduğuna hükmetti.
TOKİ hastane, lise-ilköğretim okulu gibi kamu yatırımları yapıyor ama… TOKİ yaptığı için projeler kısmen veya tamamen kamu yatırım programı ve kamu yatırım harcamaları kapsamı dışına çıkarılıyor.
Denetimden kaçırılan TOKİ eşelense değil yolsuzluk operasyonu Yüce Divan’lık çok malzeme bulunur. Emin olun!
İKTİDARIN TEMELİ! 
Örnekleri çoğaltmak mümkün!
AKP’nin iktidarının tüm ‘Hortumları kestik”, “Yolsuzluklara sıfır tolerans” böbürlenmelerine karşı en zayıf olduğu alan burasıdır.
Kamu ihalelerini “merkezi ve bağımsız” yürütmesi için kurulan Kamu İhale Kurumu’nun bağımsızlık alanını sürekli küçülten…
İhaleleri, belediyeleri, özel idareleri ve TOKİ’yi rant dağıtım araçlarına çeviren…
AKP iktidarı ekonomik temelini bu rant dağıtımı üzerinden oluşturmuştur.
Bundan dolayıdır ki, “AKP’yi hizaya getirmeye yönelik bir Cemaat adımı” olarak değerlendirilen son yolsuzluk operasyonu için şu tespit rahatlıkla yapılabilir: AKP en zayıf noktasından, Aşil topuğundan vurulmuştur.

[kck]div align=’center'[kck]hr align=’center’ noshade=’noshade’ size=’2′ ‘100%”>
]RANTA ADI KARIŞANLAR

Dünkü yolsuzluk operasyonunda gözaltına alınanlar arasında, hakkında iddialar hiç eksik olmayan isimler de yer aldı.
Bazılarının isimleri ise daha önce de rant operasyonlarında yer aldı. Örneğin Dönemin İstanbul Valisi Muammer Güler’in oğlu Barış Güler… İsmi, büyük bir rant alanı olan İstanbul Tepeören sınırları içerisinde bulunan devlet ormanının sahte haritalarla imara açılarak parsel parsel satıldığı ortaya çıktığında gündeme gelmişti.
Orman arazisini satın alan hatırlı kişiler arasında Barış Güler de vardı. Hazinenin haklarında tapu tescil davası açtığı 95 kişinin içinde yer alıyordu.
Barış Güler ile yolsuzluktan tutuklu belediye başkanının oğlunun ‘orman yağmasındaki’ ticari ilişkileri telefon dinleme kayıtlarıyla açığa çıkmıştı. Ve Vali Güler’in, “Devlet ormanlarının talanında adları geçen iki oğul arasında hiç bir ticari ilişki yoktur” beyanatı geçersizleşmişti.

‘18.12.2013 – EVRENSEL