SOSYAL GÜVENLİK KURUMLARINDAKİ BASKI, SÜRGÜN VE CEZALARA KARŞI MÜCADELEMİZ DEVAM EDİYOR…

229


style=’float: ; margin: 5px;’ ‘240″>
]Her gün bir yerinden patlak veren sosyal güvenlik politikalarının ve SGK’nın kendi eksikleri ve yanlış uygulamalarının faturası Sosyal Güvenlik emekçilerine kesilmeye, çalışanlar baskı altına alınmaya çalışılmaktadır.

Bir taraftan, Kamera, Turnike ve Performans Denetimleriyle çalışma yaşamı 19.yüzyıl kölelik koşullarına geri çekilirken, bir taraftan da, kötü çalışma koşullarına, hak gasplarına karşı örgütlü mücadele eden sendikamız üye ve yöneticileri baskı altına alınmaya çalışılmaktadır.

Anayasal Güvencelere, Uluslararası Anlaşmalara, 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Yasasında sayılan Yasal Güvencelere rağmen, özellikle Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı, hukuk tanımaz tavrını sürdürmeye devam etmektedir. Şube Yöneticilerimize, İşyeri Temsilcilerimize ve Üyelerimize yönelik baskılar, sürgünler, soruşturmalar, usulsüz görevlendirmeler yoğun bir şekilde yaşanmaktadır.

İzmir SGK İl Müdürlüğünde Şube Yöneticimiz Ali Rıza EROĞLU Konak Sosyal Güvenlik Merkezinde görev yapmakta iken Bayındır Sosyal Güvenlik Merkezi’nde; Alsancak Sosyal Güvenlik Merkezi İşyeri Temsilcimiz Metin ERÖZCAN Alsancak Sosyal Güvenlik Merkezi’nde görev yapmakta iken, Torbalı Sosyal Güvenlik Merkezi’nde; İzmir SGK İl Müdürlüğü İşyeri Temsilcimiz Şükrü DİNÇEL, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı İzmir Sosyal Güvenlik İl


style=’margin: 5px; float: ;’ ‘267″>
] Müdürlüğü hukuk servisinde veri hazırlama kontrol işletmeni kadrosunda görev yapmakta iken, Bornova Sosyal Güvenlik Merkezi’nde görevlendirilmiş, İzmir İşyeri Temsilcimiz Dr. Hasan Fehmi Ünal Urfa’ya sürülmüştür. Hızını alamayan İzmir SGK İl Müdürü Şube Başkanımız Ramis Sağlam Hakkında işyerinde yaşanan sorunlarla ilgili basın açıklaması yaptığı için suç duyurusunda bulunmuştur.

Bursa SGK İl Müdürlüğünde çalışan Bursa Şube Yönetim Kurulu Üyemiz Şinasi TATAR ise Bursa il merkezinde bulunan Osmangazi Sosyal Güvenlik Merkezinden, Bursa’ya yaklaşık olarak 100 kilometre mesafede bulunan Mustafakemalpaşa Sosyal Güvenlik Merkezine sürgün edilmiştir. Yine Bursa SGK İl Müdürü tarafından 3 Kasım 2010 tarihinde yapılan Basın açıklamamıza katılan üyelerimize başlatılan soruşturmalar ile ilgili olarak yapılan eyleme katılan üyelerimiz hakkında yeni bir soruşturma başlatılarak, içinde Genel Başkanımızın da bulunduğu yöneticilerimiz hakkında suç duyurusunda bulunulmuştur.

=’176′


style=’float: ; margin: 5px;’ ‘267″>
]Hatay Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü personeli ise uzun zamandır, mesai saatleri dışında kişisel eğitimler gerekçe gösterilerek hafta sonları dahil zorunlu fazla mesai uygulamaları ile mağdur edilmekte; akşamları 2-3 saat ve hafta sonları 6-8 saat süren bu eğitimlere katılım zorunlu kılınarak katılmayan personele hukuki dayanağı olmayan bir şekilde disiplin soruşturmaları başlatılmaktadır.

Yine pek çok SGK İl Müdürlüğü’nde çeşitli konularda dilekçe veren ve talepte bulunan çalışanlara karşı idari soruşturmalar başlatılarak hak aramaları engellenmeye çalışılmakta, personel üzerinde baskı oluşturulmaktadır.

Diğer taraftan, Kurumun kendine ya da kamuya ait onca eğitim tesisi varken, SGK Başkanlığı, görevde yükselme ve motivasyon adı altında milyarlarca maliyetle beş yıldızlı otellerde eğitimler düzenlemektedir. İşçilerin ve kamu emekçilerinin sigorta primleriyle alınan Kurum taşınmazları hızla ‘batan geminin malları’ misali satışa sunulmaktadır.

Atama, Görevlendirme ve İmza Yetkililerinin belirlenmesi gibi konularda SGK yetkilileri tarafından ‘Liyakat’ ilkesine


style=’margin: 5px; float: ;’ ‘267″>
] uygun davranılmamakta, usulsüz görevlendirmelerle Kurum adeta Hükümetin kadrolaşmasının bir aracı haline getirilmiş bulunmaktadır.

Hizmet binalarının bir çoğunda fiziki imkanlar yetersiz, özellikle Fatura Kontrol ve Arşiv birimlerinde çalışma koşulları son derece kötü durumda, tüm SGK birimlerinde Büro Emekçileri dosya dağlarının altında ezilmektedir. Emekli olan personelin yerine yeni personel istihdam edilmemesi ve yeni açılan birimlerin personel ihtiyacı da, mevcut personel ile karşılandığından ‘iş yükü’ giderek artmaktadır.

Yapılması gereken, mevcut SGK Emekçilerinden koşulları uygun olanların Sosyal Güvenlik Kontrol Memurluğu ve Sosyal Güvenlik Uzmanlığı gibi kadrolara öncelikle atanması ve böylece SGK Emekçilerine görevde yükselme olanağının sağlanmasıdır. Bunun ardından SGK birimlerinde ihtiyaç duyulan diğer kadrolara, başta memur kadrosu olmak üzere Açıktan Atama yapılarak personel açığı giderilmeli ve iş yükü hafifletilmelidir.

Aksi takdirde SGK işyerlerinde saat ücreti 1 lira 25 kuruş karşılığında hukuk dışı bir biçimde ‘zorunlu fazla mesai’


style=’float: ; margin: 5px;’ ‘267″>
]yaptırılmasıyla da, yetkililerin kendi koydukları ‘objektif ve adil olmayan kriterler’ üzerinden ‘performans ödemesi’ yapılması yoluyla da sorunlar çözülmeyecek, aksine giderek derinleşecektir.

SGK Yetkililerini buradan uyarıyoruz: SGK Emekçilerini dışlayan, yok sayan bu uygulamalara karşı Sendikamız, Sosyal güvenlik emekçileriyle birlikte mücadele yürütmekte kararlıdır.

Sendika Yönetici ve Temsilcilerimize yönelik Kanun tanımaz baskı ve yıldırma politikalarından, işyerlerinde uygulanan keyfiyet ve hak gasplarından, ayrımcı ve hukuk tanımaz uygulamalarınıza son verin.

Aksi taktirde, SGK yetkililerinin yetkilerini aşarak Sendika Yönetici ve Temsilcilerimize yönelik Kanun tanımaz baskı ve yıldırma politikalarını, işyerlerinde uyguladıkları keyfi hak gasplarını, ayrımcı ve hukuk dışı uygulamalarını kamuoyuyla paylaşmaya devam edeceğiz. Ta ki, Kurum Başkanlığının bu gayri insani ve gayri vicdanı uygulamalarına son verdiği, taleplerimizi kabul ettiği güne kadar.


style=’float: ; margin: 5px;’ ‘245″>

Sendikal faaliyette bulunma hakkı, yasal ve meşru bir haktır. Ve bu hakkın kullanımının engellenmeye çalışılması, örgütlenme hakkını güvence altına alan yasaları ihlal etmek suçtur. Sendikal faaliyette bulunma ve örgütlenme hakkımızı ihlal eden kamu yetkilileri hakkında, buradan Cumhuriyet Savcılarına suç duyurusunda bulunuyoruz.

Sendika Şube Yöneticilerimize, İşyeri Temsilcilerimize ve Üyelerimize yapılan bu keyfi ve yasa tanımaz uygulamaları protesto ediyoruz. Hukuk devleti ilkesine bağlılığın gereği olarak, iradeleri dışında yapılan bu atamaların bir an önce geri alınmasını ve hukuk tanımayan Kurum Yetkilileri hakkında gerekli işlemlerin yapılmasını talep ediyoruz.

BASKILAR BİZİ YILDIRAMAZ…
YAŞASIN ÖRGÜTLÜ MÜCADELEMİZ…
BES
MERKEZ YÖNETİM KURULU