KAMUOYUNA ZORUNLU AÇIKLAMA

219



30 Mayıs tarihinde TBMM’de 7176 sayılı Kanun (torba kanun) görüşülürken, bir milletvekili tarafından imzaya açılan önergeye TBMM’deki tüm partilerin desteği ile bahsi geçen Kanuna eklenen bir geçici madde sonucunda Defterdarlık ve Gelir Uzmanlığı Sınavları açılmasına dair bir düzenleme yapılmış, 11 Haziran 2019 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanarak yasallaşmıştır.
Yapılan yasal düzenleme maliye emekçilerine 5 yıl içerisinde 2 sınav hakkı verirken, ilgili yasanın uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar 1 yıl sonra yayınlanabilmiş, ilk sınavın ne zaman yapılacağı, ilk sınavda kaç kişinin alınacağı ise belirsizliğini korumaktadır. Yayınlanan usul ve esaslar maliye emekçilerinde yine hayal kırıklığı yaratmıştır. Daha önce uzmanlık sınavlarına girişin ön koşulu olan KPSS şartının kaldırılmış olması olumlu olmakla birlikte, sınavlarda başarı puanının 70’ten 75’e çıkarılması ve en önemlisi daha önce olmayan mülakat koşulunun getirilmiş olmasının geçmiş uygulamalara baktığımızda neyi amaçladığı ortadadır. Yine yayınlanan usul ve esaslarda sınav öncesi eğitim planlamasının olmaması kurumun eğitim stratejisi ile çelişmektedir.
Sendika olarak başarı puanının artırılması ve mülakat koşulunun getirilmesine ilişkin 11. 06. 2020 tarihinde Maliye Bakanlığı kampüsü içerisinde hukuk mücadelemizi başlatacağımızı bir basın açıklaması ile kamuoyuna duyurmuştuk.
Kamuoyu ile de paylaştığımız üzere Sendikamız Hukuk Bürosu hemen çalışmalarına başlamış ve 9 Temmuz 2020 tarihinde maliye emekçileri açısından eşitsizliğe neden olacak olan yeni sınav yönetmeliğindeki mülakat ve sınav başarı puanının artırılmasına ilişkin yürütmeyi durdurma talebi ile Danıştay’a dava açılmıştır. Açtığımız davayı Danıştay alt mahkeme olan bölge idare mahkemelerine göndermiş ancak idare mahkemesi yetkisizlik nedeniyle tekrar DanıştayI’a iade etmiştir. Hali hazırda da açtığımız dava Danıştay 2. Dairesinde 2020/1713 E. Sayılı dosyasında görülmektedir.
Sendikamıza ulaşan birtakım bilgilere göre, bu hukuksuz düzenlemeye karşı açtığımız davayı kaybettiğimize ilişkin bir kara propaganda yürütüldüğü anlaşılmıştır. Bu kara propagandayı yürütenler maliye emekçilerinin taleplerinin gereğini yerine getirmeyenlerdir.
Mahkemeler arası yaşanan bu süreç maliye emekçilerinin mağduriyetini daha da artırmakta olup herkesin bildiği gibi geciken adalet, adalet değildir.
Sendikamız, kurulduğu günden bugüne yürüttüğü fiili ve meşru mücadeleyi bu alanın ayrılmaz bir parçası olan hukuksal alanda da sonuna kadar yürütecektir.


MERKEZ YÖNETİM KURULU