İZMİR ŞUBEMİZ: ÇALIŞIRKEN ÖLMEK İSTEMİYORUZ!

261

İzmir Şubemiz, “Kamuda Yasal Süreler Durdurulsun, Zorunlu Olmayan Kamu Hizmetleri Tatil Edilsin, 21 Gün Tam Kapanma Sağlansın” talebiyle basın açıklaması düzenledi.
2 Aralık 2020 çarşamba günü Sosyal Güvenlik Kurumu İzmir İl Müdürlüğü önünde yapılan basın açıklamasında pandemi sürecinde kamuda yaşanan sorunlar ve taleplerimiz kamuoyuyla paylaşıldı.
Şube Başkanımız Mustafa Güven tarafından
yapılan açıklama aşağıdadır:
BASINA VE KAMUOYUNA



237px; Kontrolden çıkan Covid-19 salgını ve derinleşen ekonomik krizle birlikte emekçiler, işsizlik ve yoksulluğun kıskacında virüsle-açlık arasında tercih yapmaya mahkum edildi.
Salgının halk sağlığı üzerinde yarattığı tehdit büyüyerek devam ediyor. Mart ayından bu yana gerçekçi önlemler almak yerine vaka ve yaşamını kaybedenlerin sayılarını düşük göstererek, kendisine başarı hikayesi yazmaya çalışan siyasi iktidarın, “çarklar dönecek”
ısrarı salgının daha fazla yayılmasına ve can kayıplarının artmasına neden oldu.
Halkın sağlığı için ekonomik ve sosyal tedbirleri almayan iktidar, şirketlerin vergi borçlarını sıfırlarken, hazine garantili yeni ihaleler ve ödemeler yapmaktan da geri durmuyor. çarklar işçi ve emekçilerin canıyla dönerken, sermayenin çıkarları halk sağlığının önüne geçiyor.
Başta TTB olmak üzere sağlık örgütleri, kamu binaları ve fabrikaların salgının merkezi haline geldiğini açıklamalarına rağmen hizmet ve üretim aralıksız devam ediyor. Son olarak 30 Kasım 2020 tarihinde açıklanan tedbir kararlarıyla “eve misafir kabul etmememiz, sigara içmemiz, camları açıp havalandırmamız gerektiğini, AVM’lerin emrimizde olduğunu, kamuda mesai saatlerinin 10. 00-16. 00 arası olacağını, hafta sonu tam, hafta içi akşam 21. 00’dan sonra sokağa çıkma yasağının uygulanacağını” öğrendik. Günlük vaka sayısı 30 bini aşmışken, hizmet ve üretim durdurulmadan, bu tedbirlerle salgının durdurulması akla ve bilime uygun değildir. Salgının yayılmasının ve can kayıplarının önüne geçmenin yolu tam kapanmadan geçmektedir.
Bu süreçte kamu-özel ayrımı yapılmadan zorunlu olmayan tüm hizmetler durdurulmalı, en az 21 gün karantina uygulanmalıdır.
Kamuda yayınlanan genelgelerle kamu emekçileri için tedbir alınıyormuş gibi görünse de,
uygulama idarecilerin keyfiyetine bırakılmıştır. Dönüşümlü ve esnek çalışma uygulamaları kurumların çoğunda rafa kaldırılmış durumdadır. 60 yaş ve üstü ile kronik rahatsızlığı bulunanlar dahi iş yoğunluğu, personel yetersizliği gerekçe gösterilerek çalıştırılmaya devam ediyor. Kamuya ivedilikle yeni personel alımı yapılmalı, insan hayatını hiçe sayan bu anlayıştan bir an önce vazgeçilmeli, genelgelerin uygulanması sağlanmalıdır.
Eğitime ara verilmesi nedeniyle çocuk bakımı bütün çalışanlar için temel sorunlardan birisi haline gelmiş durumdadır. Eğitimin uzaktan devam ettiği bu süreçte 10 yaş altı çocuğu olan ebeveynlere ücretli izin kullandırılması şarttır.
İşkolumuzda bulunan başta vergi daireleri, adliyeler, SGK, Nüfus Müdürlükleri,
İŞKUR olmak üzere bütün kurumlarda her gün yeni vakalar ortaya çıkmaktadır. Büro emekçileri her gün toplu taşıma araçlarını kullanarak işe gelmekte, fiziki olarak yetersiz hizmet binalarında yeterli tedbirler alınmadan iç içe hizmet vermeye devam etmektedir. Torba yasa ile yürürlüğe giren vergi ve sosyal güvenlik yapılandırması, bütçe hazırlıkları, yılsonu nedeniyle süreli işlerin tamamlanmak zorunda olması,
vergi daireleri ve sosyal güvenlik kurumlarında iş yükünü ve buna bağlı olarak iş sahiplerinin kurumlara müracaatlarını arttırmıştır. Yine adliyelerde yılsonu nedeniyle duruşmalar ve icra işlemleri daha da yoğunlaşmıştır. Birimler vaka sayılarının artması nedeniyle kapatılmakta hizmet verilemez hale gelmektedir. Yargı emekçileri, avukatlar ve yurttaşlar adliye binalarında, icra dairelerinde virüs tehdidi altında işlemlerini yürütmeye çalışmaktadır. Bu nedenle yargıda duruşmalar ertelenmeli ve icra takipleri durdurulmalıdır.
Dünya sağlık örgütü Ocak ayında 3. bir dalgadan söz ederken, Sağlık Bakanının açıklamalarına göre bazı şehirlerde 3. dalga çoktan görülmeye başlanmıştır. Son açıklanan verilerde göstermektedir ki temasın azaltılmaması, işçilerin ve emekçilerin yoğun olarak uzun saatler çalıştırılmaya zorlanması bu durumu içinden çıkılamaz bir hale getirmiştir. örgütlü olduğumuz büro işkolunda söz konusu kapanmanın uygulanabilmesi ve hak kayıplarının önlenebilmesi için kamuda yapılan iş ve işlemlerde bütün yasal süreler bir an önce durdurulmalıdır.
İktidar, halka mesafeni koru, maskeni tak, hijyene dikkat et diyerek sorumluluğu üzerinden atmak ve tedbirlerin bireysel olarak alınmasını istemektedir. Salgınla mücadele bireysel tedbirlerle değil, siyasi iktidarın her türlü ekonomik ve sosyal korumayı halka sağlamasıyla mümkündür.
Bu nedenle;- Zorunlu mal ve hizmet üretimi dışında bütün iş kollarında üretime son verilmelidir.
– Kamuda yapılan işlemlerde bütün yasal süreler durdurulmalıdır.
– 21 gün tam kapanma ve izolasyon sağlanarak, emekçiler sosyal ve ekonomik olarak desteklenmelidir.
– Zorunlu olarak hizmete ve üretime devam eden işyerlerinde emekçilere düzenli ve yaygın test yapılmalıdır.
– çalışırken COVİD-19’a yakalanıyoruz. COVİD-19 İş Kazası sayılarak işlem yapılmalıdır.
-Eğitime ara verildiği süre boyunca 10 yaş altı çocuğu olan ebeveynlere ücretli izin verilmelidir.
-Adliye, Maliye, SGK başta olmak üzere kamuya personel alımı yapılmalıdır.
BES İZMİR ŞUBESİ