SOSYAL GÜVENLİK KURUMU KENDİSİNE AİT 16 İLDEKİ GAYRİMENKULLERİ NEDEN SATIŞA ÇIKARDI’

222


81px; Çalışma ve Sosyal GüvenlikBakanlığı’nın bütçe verilerine göre, bu yıl Sosyal Güvenlik Kurumu’nun toplam gelirinin 312,2 milyar lira, giderlerinin ise 346 milyar lira olması hedefleniyor. Yani yeni dönemde de SGK bütçe açığı gündemde.
Yapısı gereği Sosyal Güvenlik Kurumu’nun açık vermesi, halkın çıkarları doğrultusunda harcamalar yapılması şeklinde açıklanabilir. Ancak Kurumun açık vermesine rağmen yurttaşların sağlık başta olmak üzere temel hizmetlere ulaşmak için ödediği katkı payları giderek artmaya devam etmektedir.
Primlerini toplayamayan, prim borçlarını yapılandırmayı sistematik bir politika haline getiren, işverene işçi başına sosyal güvenlik primi sübvansiyonu sağlayan, özel hastanelere sürekli kaynak aktaran bir bütçenin açık vermesi kaçınılmazdır.
özel hastanelerin suiistimallerine karşılık Sosyal Güvenlik Kurumu’nun önlem almamasından kaynaklı yapılan yersiz ödemeler (İstanbul’da özel bir hastanede çalışan temizlik görevlisine çalıştığı dönemde 700 defa muayeneye bağlı işlem yaptırılması, uzman doktorların maaşlarının asgari ücret üzerinden gösterilmesi, hastaların aynı tarihlerde birden fazla hastanede yatarak tedavi edilmiş gibi gösterilmesi vs. ) Sayıştay raporunda ayrıntılarıyla belirtilmiştir.
Diğer taraftan hem finans sektörüne sermaye birikimi sağlamak, hem de kamusal emekliliği aşamalı ortadan kaldırmaya dönük “Zorunlu Bireysel Emeklilik Sistemi” 01. 01. 2017 tarihinden itibaren uygulanmaya başlandı. Hükümet tarafından her ne kadar allanıp pullansa da yasa kapsamında olan çalışanların en az yarısının cayma süresi içinde sistemden çıktıkları Bakan Mehmet Şimşek ‘in açıklamalarıyla da basına yansıdı. İstediği başarıyı elde edemeyen Hükümet, çözümü Torba Kanun ile kapsamı genişletmekte buldu, cayma süresini 2 aydan 6 aya uzattı.

Geçtiğimiz hafta Sosyal Güvenlik Kurumu resmî sitesinden, 16 ildeki gayrimenkullerinin satış ihalesinin yapılacağı duyuruldu. Satılacak yerler arasında işyerleri, betonarme binalar, arsalar, 4-5 yıllık binalar, meskenler ve tarla bulunuyor. Satışa çıkarılan yerlerin muhammen bedeli (KDV hariç) en düşük 10 bin lira ile en yüksek 20 milyon 970 bin lira olarak belirlenmiş. Bu gayrimenkullerin nasıl edinildiğine (prim vs. alacağına karşılık haczettiği mülkler mi, ya da Kurum gelirleriyle edindiği mülkler mi ?) dair bir açıklama yapılmamış.
Ancak son dönem de, hem Sayıştay raporlarına hem de Çalışma ve Sosyal GüvenlikBakanlığı’nın bütçe verilerine göre, Sosyal Güvenlik Kurumu’nun bütçesinin açık verdiği ortada. (Çalışma ve Sosyal GüvenlikBakanlığı bütçe verilerine göre Sosyal Güvenlik Kurumu’nun bu dönem 34 milyar 45 milyon lira açık vermesi bekleniyor. ) Tam da bütçe açığının geçen yıla oranla artacağı yönündeki açıklamanın ardından bu satış ihalesinin açılması manidardır.
Esasen bu satışlarla bütçe açığının azaltılmasının hedeflendiğini düşünmek iyimser bir bakış açısıdır.
İşverenden alacaklarını tahsil etme konusunda yetersiz kalan, aydırıcı önlemler almak yerine sürekli borçları yapılandırma yoluna giden, özel hastanelere sürekli kaynak aktaran, Zorunlu Bireysel Emeklilik Sigortası ve kredili emeklilik sistemiyle bankalara finansman sağlayan ve hangi ihtiyaçtan doğduğunu açıklamadığı gayrimenkul satış ihalesi yapan Sosyal Güvenlik Kurumu’nun bütçesinin açık verme sebebi politik değil midir?

MERKEZ YÖNETİM KURULU