BURSA ŞUBE YÖNETİM KURULU ÜYEMİZ MEHMET SABRİ GÜL’DEN TEŞEKKÜR MESAJI

305



BüRO EMEKçİLERİ SENDİKASI (BES) GENEL MERKEZİNE
AKP iktidara geldiği günden bu yana sivil toplumu ve devleti oluşturan erkleri (yasama yargı yürütme) adım, adım kendi tekeline geçirerek toplumu her geçen gün kuşatmaktadır. Bu kuşatılmışlık 7 Haziran Seçimleri öncesinden başlayarak ortaya koyduğu yeni saldırı, çatışma ve gerilim politikaları ile yeni boyut kazanmış durumdadır. özellikle 17/25 Aralık operasyonlarından sonra başta özgür medya olmak üzere kendisine muhalif olan gazeteci, yazar, akademisyen, siyasetçi, aydın ve entelektüel herkesin ve her kesimin mücadelesini kriminalize ederek, toplum nezdinde “terörist” ilan etmeye çalışarak hedef haline getirmektedir. Bu hedef haline getirme çabalarından biz KESK’li Emekçilerde bol miktarda nasibimizi almaktayız. 10 Ekim Emek Barış ve Demokrasi Mitingimize alçakça bir saldırı yapılmış, bu saldırının neticesinde 101 arkadaşımız yaşamını yitirmiştir. Her ne kadar bu saldırının İŞİD (DAİŞ) tarafında yapıldığı iddia edilse de buna yönelik çok ciddi bulgular siyasal iktidar ve onun emrindeki güvenlik bürokrasisi tarafından ortaya konulamadığı gibi, bahsi geçen örgüt tarafından da bu katliam henüz üstlenilmemiştir. Emek, Barış ve Demokrasi güçlerine yapılan Suruç ve Ankara Gar saldırıları hala gizemini korumaktadır. Bu saldırıların ardından sendikalarımıza ciddi yönelimler olmuş, onbinin üzerinde arkadaşımız idari ve adli soruşturmalara maruz kalmış, binlerce arkadaşımız adli ve disiplin soruşturmaları nedeniyle görevden el çektirilerek açığa alınmış, sürgün edilmiş, onlarca arkadaşımız hukuksuz bir şekilde tutuklanmıştır.
18/03/2016 tarihinde sabah 05,50’de evime yapılan bir baskın ile ev aramamdan sonra gözaltına alınarak, 21/03/2016 tarihinde çıkarıldığım sorgu hakimliğinde göstermelik bir yargılama ile yamış olduğumuz sendikal mücadele, emek mücadelemiz, insan hakları ve barış mücadelemiz ile sosyal medya paylaşımlarım gerekçe yapılmak suretiyle tutuklanarak Bursa H Tipi Cezaevine gönderildim. 16/05/2016 tarihinde Bursa 2. Ağır Ceza Mahkemesinde yapılan yargılama neticesinde tutuksuz yargılanmamıza karar verilmiştir. İlk celse yargılanmasında savunmamızda emek mücadelemizin, KESK’in mücadele tarihini ve bu mücadele içindeki kazanımlarını, emek mücadelesinin barış ve demokrasi ile olan ilişkisini ve temel insan hak ve özgürlüklerini dilimiz döndüğünce, bilgimiz yettiğince anlatmaya çalıştık. Düşünün ki Büyük Memleket Şairi Nazım Hikmetin Güneşi İçenleri Türküsü adlı şiiri dahi tutuklanmama gerekçe yapılmış durumda idi. Gerek tutuklu kaldığım süre içerisinde beni mektup ve 1 Mayıs Dayanışma kartları ile yalnız bırakmayan ve bu destekleri ile bana moral veren ve güç katan mücadele arkadaşlarıma ve dostlarıma, duruşma günü Türkiye’nin dörtbir yanından gelerek mahkeme salonunu ve adliye bahçesini dolduran yüzlerce yüreği sevgi, barış ve insanlık dolu güzel mücadele arkadaşlarıma ve emeğin dostlarına, Başta Sendikam BES’in MYK üyeleri ve merkez çalışanları olmak üzere KESK ve bağlı sendikalarının MYK’larına, Genel Merkez Avukatımız Duygu arkadaşıma, hem tutuklu kaldığım sürede hem de duruşma salonunda beni yalnız bırakmayan ve olağanüstü bir dayanışma örneği gösteren BES Bursa Şubesi Yönetim Kurulu üyesi arkadaşlarıma, üyelerimize ve mücadele arkadaşlarıma, Diyarbakır, Ankara, İzmir, İstanbul, Kocaeli, Zonguldak’tan gelerek olağanüstü bir dayanışma gösteren mücadele arkadaşlarıma ve yürekli emek dostlarına göstermiş oldukları tarifi imkansız duyarlılık ve dayanışmadan ötürü minnettar olmanın ötesinde varlığınız gücüme güç, bilincime bilinç katmıştır. Eğer o gün dostlarımın bana verdiği emsalsiz güç olmasaydı duruşma salonunda savunmamı o kadar güçlü bir şekilde yapamazdım diye düşünüyorum. Gerek bu zor zamanlarda örneğine az rastlanır dayanışma ruhu ile beni yalnız bırakmayan, gerekse yanımda o gün fiziken bulunmamak ile beraber bu haksızlığı yüreğinde ve belleğinde hisseden bütün mücadele arkadaşlarıma ve emeğin dostlarına bütün yüreğim ve bilincimle dostane teşekkür ve şükranlarımı bildirmek isterim.
Kuşkusuz çok zor bir dönemden geçiyoruz, Ancak 90’lı yılların karanlığı içerisinde bir güneş gibi doğan KESK ve KESK’li Emekçilerin bununda üstesinden geleceğine bütün yüreğimle inanıyorum. Mücadele edenler hep kazanmazlar, ancak sadece mücadele edenler kazanır.
KAZANACAĞIZ MUTLAKA KAZANACAĞIZ YAŞASIN EMEK BARIŞ VE DEMOKRASİ MüCADELEMİZ YAŞASIN BES YAŞASIN KESK
Mehmet Sabri GüL BES Bursa Eğitim ve örgütlenme Sekreteri