ÖZGÜR MUMCU: KOKTEYL DÖKÜLDÜ (05. 12. 2015)

188

Kokteyl hazırlamak kolay değil. Denk geldiğinde içenler bilir ki acemi ya da aceleci bir barmenin elinden çıkan bir kokteyl hakikaten içilmez olabilir. Ama en fenası fazla hırslı bir barmenin kendini ispat etmek için eline gelen her şeyi bir arada bardağa boca ederek elde ettiği karışımdır. Mevzuya uyanamayıp içeni ancak mide bulantısı ve hızlı bir sarhoşluk bekler.

Ankara katliamından sonra Sayın
Erdoğan‘ın dediklerini hatırlayalım:
“Kalkıyorlar, burayı DAEŞ
yaptı, bilmem kim yaptı. . . Burada
DAEŞ de var, PKK devar, Muhaberat da var, burada
Suriye’nin kuzeyindeki
PYD terör örgütü de var. . . “
Aralarında bir üslup farkı var. Sayın
Davutoğlu
hemen olayı kavramsallaştırmıştı:
“Görülüyor ki, birileri
Türkiye’de bir
‘kokteyl terörü’
diyorum ben buna, tüm terörörgütlerini karıştırarak bir işe
kalkışıyorlar. “
Peki dönemin Adalet Bakanı? O da geri durmamıştı:
“Suriye’deki örgütlerin bu
işlerin içerisinde olduğu, sadece
DAEŞ, PKK değil, paralelyapının da buna dahil olabileceğini
düşünüyorum. “
Melih Gökçek
ise Ankara katliamının arkasında
“HDPPKK”
nin olduğunu ileri sürmüştü.
Sonra ne oldu?

IŞİD’in Paris saldırılarından sonra 20 Kasım’da BM Güvenlik Konseyi 2249 sayılı bir karar yayımladı. Bu kararda, IŞİD’in son zamanlarda yaptığı saldırılar arasında Ankara katliamı da sayıldı. Karar metninde Tunus, Rusya, Fransa, Lübnan’la beraber Türk hükümetine de taziyede bulunuldu.

Hükümetimizden
“Hayır
efendim, Ankara katliamı sadece
IŞİD’in işi değil, bu kokteylbir saldırı, işin içinde
PKK, Muhaberat ve PYD var”
diye bir tepki gelmedi. Taziye reddedilmedi. IŞİD de Güvenlik Konseyi’ni yalanlamayarak bir anlamda katliamı üstlenmiş oldu.

Seçimden önce
“dünyanın
bütün şer odakları bize
karşı”
söyleminin yerleşmesi için”kokteyl terör”
ya da Erdoğan’ın tabiriyle
“kolektif
terör”
kavramını ortaya atmak gerekiyordu. Onlar işaret fişeğini attılar, iktidar medyası, sosyal medyadaki organize hesaplar ve iktidara yakın kuruluşlar da bu fişeğin ardından 1 Kasım’a kadar ellerinden geleni artlarına koymadılar.

Bugün manzara ne?

BM kararından altı gün sonra, 26 Kasım’da Sayın Erdoğan,
“Biz DAEŞ konusundaen çok zarar gören, mağduriyete
uğrayan ülkeyiz. Bugüne
kadar 140 vatandaşımızıkaybettik”
dedi. Ne sebeple? Rusya’nın IŞİD petrolü iddialarına yanıt vermek için.

Bu siyaset zor iş. Katliam aynı katliam. ölenler hâlâ ölü. Yaralılar hâlâ aynı yerlerinden yaralı.

Ama katliam bir gün kokteyl oluyor, bir gün sek.

Bizi yönetenlerin bizim göremediklerimizi görmelerinden daha doğal bir şey yok.

En iyisi kokteyl dediler mi kokteyldir diye, IŞİD yaptı dediler mi IŞİD yaptı diye yazı döşenmek.

İşten atılmazsın, hapse girmezsin, aferini alır, istikbalini kurtarırsın.
05. 12. 2015 – CUMHURİYET