NİLAY ETİLER: ANGİNA PEKTORİS (07. 04. 2015)

191

Bazen “yüreğim daraldı” deriz.
Bazı olaylar gerçekten yürek daralttırıcıdır. öğretmen Halil Serkan öz’ün maruz kaldığı
muamele de öylesi olaydan biri. Daha yürek daraltıcı olan ise Halil öğretmen’in yürek daralması nedeniyle ölümü.
İnsanın yüreği ne zamanlar daralır?
Birine bir şeyi defalarca anlattığın halde hâlâ yanlış anladığında ya da anlamazlıktan geldiğinde.
Haklı olduğun halde haksız muamelesi gördüğünde.
Memleket hasreti çektiğinde, Nâzım Hikmet gibi.
çözemediğin bir şey, değiştiremediğin bir durum olduğunda.
Adalete olan inancını kaybettiğinde.
Birileri gözüne baka baka yalan söylediğinde hem suçlu hem güçlü olduğunda.
Halil öğretmen kötü onur kırıcı, aşağılama ve hakaret içeren bir muameleye maruz kaldı. Babanın çocuğunu azarlaması gibi bir davranışı kendine hak gören paternalistik bir zihniyetin etrafına yaydığı şiddeti yaşadı. Mobbing olarak tanımlanabilecek bir tacizdir bu. Bütün bunların hepsi de ulusal mevzuata göre suç, evrensel kurallara göre ise insanlık suçudur.
Bir dönem Kenan Evrenler, Tansu çillerler ve onların yereldeki prototipleri de aynı şeyi sistematik olarak doktorlara yaptılar. Dertleri de sağlık reformuna toplumu ikna etmek idi. Verilen mesaj ise hep aynı kapıya çıkıyordu; “Kamu sağlık hizmetleri kötü, bu doktorlar çok para alıyor hiç çalışmıyor. “
Şimdi de AKP’nin yerel prototipleri var. Bunların her biri ortalıkta Kasımpaşalı edasıyla geziniyorlar. İmam-cemaat metaforu misali pek çok vukuata imza atıyorlar, örnekleri çok.
Elinde yönetim erkini bulunduran ama toplum adına hizmet yaptığını unutan, kendisini siyasi erkle bir tutan bir zihniyetin ürünü bu! Burada AKP’nin kendisinden olmayanlara yönelik saldırısı söz konusu. İşyerinde taciz olarak adlandırılan muameleyi (mobbing), Halil öğretmeni marjinalleştirerek yapıyor: Dilenci gibi, anarşist gibisinden kemiksiz laflar ediyor. Dahası var, bir sendikanın kılık-kıyafet yönetmeliğinin değişmesi için eylem yapmasını da anarşizm olarak tanımlıyor. İleri demokrasinin yöneticileri böyle oluyor demek ki!
ölümünden sonra anlıyoruz ki Halil öğretmen, öğrencileriyle eşit, dostane ilişki kurabilen, onları dünya edebiyatını okumaları, ufuklarını açma anlamda motive eden biri. Bir rol model. ölü Ozanlar Derneği’nin Bay Keating’i neredeyse. Bu paternalistik zihniyet için böylesi ‘rol modeller’ son derece tehlikelidir, itaatsizliğe neden olur, o yüzden derhal başı ezilmelidir. Nitekim Bay Keating de teftişe uğrayıp, öğrencilerinden uzaklaştırılmıştı.
Olayın pek çok boyutu var. öncelikle Valinin bir insanın ölümüyle sonuçlanan bu olaylar dizindeki sorumluluğu soruşturulmalıdır. Halil öğretmen’in otopsi raporu açıklanmalı, bu olay ile ölümü arasındaki nedensellik ilişkisi ortaya çıkmalıdır. Vali Selim Cebiroğlu, kendi onurunu korumak istiyorsa istifa etmelidir.

Daha önemli görev ise Halil öğretmen’in öğrencilerine düşüyor. Onun entelektüel ve eleştirel aklı ile her biri bir Halil öğretmen olmalılar.
07. 04. 20145 – EVRENSEL