AZİZ ÇELİK: ÖLÜMLE GURUR DUYAN HOYRATLIK (05. 03. 2015)

205

Utançla ve ölümle gurur duyulan bir ülke olduk. Bir yanda “Türkiye seninle gurur duyuyor” diye canhıraş bağıranlar. Kürsüde
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız. Yer:
Ermenek. 28 Ekim 2014’te 18 madencinin iş cinayetine kurban gittiği, ölen madencilerin 38 gün sonra yer altından çıkarılabildiği
Ermenek. ölen madencilerin acılı ailelerine “bahşedilen” evlerin tapu dağıtım töreni yapılıyor. Evleri
Türkiye Odalar Borsalar Birliği (TOBB)
hediye etmiş.
Mensuplarının bulaştığı cinayetlerden dolayı sermayenin tepe örgütü günah çıkarıyor olmalı.
Devlet de sermaye de töreni sever. ölümde bile protokolü sever. öldürür törenle gömer. öldürür ölenlerin yakınlarına himmet eder. Himmet ederken de şovu unutmaz. Kürsüler kurulacak, nutuklar atılacak, kameralar gelecek, akşam televizyonda ertesi gün gazetelerde hükümetin ve sermayenin ne kadar alicenap olduğu görülecek. Madencilerin devlet ve şirketin birlikte sorumlu olduğu bir cinayetle öldürüldüğü unutulacak ve acılı ailelere verilen tapu ile her şey unutturulacak.
Bu kez öyle olmadı.

‘Neyle gurur duyuyorsunuz’
Madenlerde yaşanan iş cinayetlerinde birinci derece sorumluluğu olan
Bakan Taner Yıldız
konuşurken “Türkiye seninle gurur duyuyor” diye slogan atan ve alkış tutanların izansız ve hoyrat tavrı bardağı taşırdı. ölen madencilerin eşleri “Neyle gurur duyuyorsunuz? Bizim acımız var. Canlarımız gitti. Bizim ne çektiğimizi biliyor musunuz? Ne demek gurur duyuyorsunuz” diye bağırarak bu insafsız kalabalığı susturdu.

Hakikaten insanlığın bittiği yer burası.
Soma
‘da 301,
Ermenek
‘te 18 madenci göz göre göre ölmüştü. Acıları taze insanlar bir tapu şovuna çağrılmış ve bu yetmezmiş gibi izansız bir partili kalabalık alkış kıyamet sloganlar atıyordu. Komşusunun, hemşerisinin acısına bile saygısı olmayan izansız, hoyrat ve nobran bir ruh hali.
Tepeden tırnağa hoyratlık.

Sahi siz neyle gurur duyuyorsunuz? ölümle mi gurur duyuyorsunuz? Gurur duyduğunuz hükümet döneminde 15 bine yakın işçi iş cinayetlerinde öldü. Sadece
2014 yılında en az 1886 işçi cinayete kurban gitti. Siz gurur duyarken Şubat ayında
en az 81 işçi daha yaşamını yitirdi. Siz Bakan beyle gurur duyarken Ermenek katliamıyla ilgili bilirkişi raporu katliamda
Maden İşleri Genel Müdürlüğü’nün (MİGEM)
de asli kusurlu olduğunu belirtiyordu. Gurur duyduğunuz Bakan beye bağlı bir kuruluş
MİGEM
.
Soma katliamına ilişkin bilirkişi raporunda da Enerji Bakanına bağlı
TKİ
sorumlu bulunmuştu. Siz neyle gurur duyduğunuzun farkında mısınız?

İsveç ve Güney Afrika’nın fıtratı

Ermenek‘te izansız bir grubun madenci ölümlerinin sorumlularıyla gurur
duymasından bir kaç gün sonra İsveç’te bir maden kazası yaşandı. İsveç’in Dalarna
bölgesindeki bir madende
829 metre derinlikte yangın çıktı. O sırada madende bulunan
159 madenci burunları bile kanamadan kurtarıldı. Isıyı duralı kameralarla yangının yeri tespit edildi ve işçiler kurtarıldı. Madende işçilerin sığınabilecekleri
yaşam odaları
vardı ve bu odalar sayesinde işçiler sapasağlam kurtarıldı. İsveç’in en eski madenlerinden biri olan ve 13. yüzyıldan bu yana işletilen madende 2013 yılında da yangın çıkmış ve yaşam odasına sığınan dört işçi kurtulmuştu. Şubat ayında
Güney Afrika
‘da yerin 2300 metre altında meydana gelen bir maden kazasında da
486 madenci yaşam odaları sayesinde kurtulmuştu.

İsveç‘te
Güney Afrika‘da
Şili‘de maden kazalarından işçiler burunları kanamadan kurtarılırken Türkiye’de ölen işçilerin toprağın altından çıkarılması bile yılları bulabiliyor. Bazan işçilerin ölüleri bile toprağın altında kalıyor. Bir mezarları bile olmuyor. 23 yıl önce 3 Mart 1992’de
Zonguldak Kozlu‘daki grizu patlaması sonucu ölen 263 maden işçisinin sonuncusunun ölü bedenine
beş yıl sonra, 1997’de ulaşılmıştı.
17 Mayıs 2010’da Zonguldak Karadon’da meydana gelen grizu patlamasında 30 işçi yaşamını yitirmiş işçilerden
Engin Düzcük
ve
Dursun Kartal‘ın ölü bedenleri
sekiz ay sonra
yer altından çıkarılabilmişti. Daha da vahimi var. Şubat 2011’de
Afşin-Elbistan çöllolar
kömür sahasında meydana gelen göçükte ölen11 işçiden dokuzunun ölü bedenleri aradan dört yıl geçmesine rağmen hala bulunamadı.

Siz, bu utançla gurur duymaya devam edin!
05. 03. 2015 – BİRGÜN