Engelli Hakları İçin Hemen Şimdi Harekete Geç!
Türkiye’de engelliler eğitimden sağlığa, istihdamdan adalete erişime kadar pek çok alanda büyük sorunlarla karşı karşıya kalmaya devam ediyor. Politikaları “yardım”ların, yaklaşımları “merhamet”in ötesine geçmeyen, var olan sorunları piyasaya havale eden AKP-MHP iktidar bloğu engellilik meselesini de yardım çerçevesinden ele almayı sürdürüyor. İçinde bulunduğumuz krizler derinleşirken krizleri çözecek iradeden yoksun olan iktidarın halihazırdaki politikaları ve programlarıysa yoksulluktan başka bir şey getirmiyor; var olan tüm sorunların daha da ağırlaşmasına ve derinleşmesine neden oluyor.
Başta iktidarın “merhamet” temelli yaklaşımı ve farkındalık artırmaya yönelik girişimlerde bulunmaması toplumsal önyargıların sürmesini sağlayarak engelleri artırırken, birçok alan engellilere engel olarak kalmayı sürdürüyor. Tüm diğer alanlarda olduğu gibi çalışma yaşamında da başta yaklaşım, erişilebilirlik ve bilgi eksikliği olmak üzere birçok engel, engellilerin, engeli olmayan kişilere göre çok daha yüksek oranda işsiz kalmasına ve sosyal güvenceye erişememesine neden oluyor.
Engellilerin Haklarına İlişkin Sözleşme’yi (EHİS) imzalayan ilk ülkelerden olan Türkiye’nin engellilere ilişkin verilere yer veren en güncel çalışması 2011 Nüfus ve Konut Araştırması. Bu araştırmaya göre Türkiye’de nüfusun en az %6,9’u engellilerden oluşuyor. Bu oran kadınlarda daha da yüksek (%7,9). Elimizdeki en güncel verinin 13 yıl öncesinden olması da hükümetin konuya yaklaşımını özetliyor.
Biz KESK olarak, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü vesilesiyle her engel grubu için ayrıntılı eylem planları yapılması, kamu hizmetlerinin bizzat ilgili engel grubunda olan kişilerin de görüşleri alarak yapılandırılması çağrımızı yineliyoruz.
- Türkiye’de engelli nüfus hakkında yaş, cinsiyet, sosyo-ekonomik durum, eğitim, medeni durum, il ve engel gruplarına göre verilere dayanarak ihtiyaç belirlenmeli ve bu analizler doğrultusunda uygun kamusal hizmet programları ve sosyal programlar hayata geçirilmelidir.
- Kamu kurum ve kuruluşlarında, belediye ve üniversitelerde “erişilebilirlik” sorunları çözülmelidir. Binalar, yollar, kaldırımlar, geçitler, otopark ve parklar, asansörler, yemekhaneler, kurum internet siteleri, e-devlet uygulamaları ve tüm çalışma ortamları engellilerin erişimine uyumlu hale getirilmelidir.
- Hastaneler, Okullar ve Belediye Binaları başta olmak üzere tüm kamu binalarının erişilebilir olması amacıyla yasal engelli istihdam kotalarının doldurulması, personele engelli hakları farkındalığı eğitimi verilmesi, her kurumda en az bir işaret dili tercümanı istihdam edilmesi, tüm engel gruplarının ihtiyaç duyabileceği tıbbi medikal ve diğer araçları hazırda tutulması gereklidir.
- 71 bin engelli kamu emekçilerinin ve özel işletmelerdeki engelli emekçilerin işyerinde ayrımcılık ve mobinge maruz kalmasının önüne geçecek düzenlemeler yapılmalıdır. İşyerlerinin asansör, yemekhane, otopark, ulaşım servisi, çalışma ortamları erişilebilir şekle dönüştürülmelidir.
- Engelli kamu emekçilerinin “Yardımcı Hizmetler Sınıfı” sorunu çözülmeli, kurum içi unvan ve kadro değişikliği ile her emekçinin eğitim ve mesleğine uygun kadro ve sınıfa geçişine imkân sunulmalı, engelli kamu emekçilerin liyakatine uygun kariyer imkanları sunulmalıdır.
- Engellilere yapılan ödemelerde hane bazlı değil engelliyi esas alan bir değerlendirme yapılmalı, asgari ücretin altında geliri olan herkesin geliri en az asgari ücrete tamamlanmalıdır.
- Engellilere yönelik günlük dilde, basında, siyasette ve genel söylem içerisinde ayrımcı olan, nefret içeren söylemlerin azaltılması amacıyla kamu spotları, eğitim ve farkındalık çalışmalarının yapılması sağlanmalıdır.
- Engelli kadınlara yönelik istismar, taciz, şiddet vb. saldırıların önlenmesi amacıyla kamusal ve kapsamlı bir politika uygulanmalıdır. Bu kapsamda İstanbul Sözleşmesine geciktirilmeden geri dönülmelidir. Çalışma hayatında taciz, şiddet ve mobbingle mücadele amacıyla ILO 190 Sayılı sözleşmesinin imzalanıp onaylanması için gerekli süreç başlatılmalıdır.
- Tüm engel gruplarının talepleri o engel grubunun temsilcileri olan dernek, vakıf ve STK’lerle birlikte tespit edilip gerekli planlama yapılmalıdır. Engellilerin medyada, siyasette ve ekonomik yaşamda temsili için teşvik edici mekanizmalar kurulmalıdır.
- Döviz kuru ve ekonomik kriz etkisiyle erişimi daha güç olan tıbbi medikal, ilaç, cihaz vb. ihtiyaçların erişilebilir olması için kamusal bir politika yürütülmelidir. Çoğunlukla ithal olan bu ürünlerin yerli, ucuz ve kaliteli üretimi için Ar-Ge faaliyetleri desteklenmelidir.
- İşaret dili farkındalığı ve eğitimleri yaygınlaştırılmalı, her kurumda en az bir işaret dili tercümanı istihdam edilmeli, ülkemizdeki ana diller için işaret dili çalışmaları yürütülmelidir.
- Görme engellilerin göz tedavi, Braille alfabesi ve sesli materyallere erişimi, beyaz baston ile uyumlu mekanların yokluğu ve diğer sorunları çözülmelidir.
- Engellilerin eğitimi hakkında müfredat, eğitimci, bina, veli yaklaşımı, vb. başlıklarda sorunlar için kapsamlı bir eylem planı açıklanmalı ve hak odaklı bir dönüşüm hedeflenmelidir. Eğitimin ayrıştırıcı değil bütünleştirici niteliği açığa çıkarılmalı ve kaynaştırma eğitimi için gerekli koşullar, kadro ve bütçe sağlanmalıdır.
- Rehabilitasyon ve özel bakım merkezlerinin fiziksel altyapı yetersizlikleri giderilmeli ve belli bir takvim içerisinde bu hizmetlerin kamu kurumları eliyle verilmesi için bir planlama yapılmalıdır. Piyasa koşullarında bu hizmetlerin verilmesi birçok engelli yurttaşın bu hizmetlere erişimini kısıtlamaktadır. Ayrıca bu işletmelerde çalışan emekçilerin güvencesiz, kadrosuz ve düşük ücretli olması hem sunulan hizmetin niteliğini etkilemekte hem de emek sömürüsüne alan açmaktadır.
- SMA, Serepral Palsi, SSPE, Otizmli ve Down Sendromu olan kişilerin, nadir hastalığı olanların ve ailelerinin sorunları gerekli sosyo-psikolojik ve ekonomik destekten yoksun olmaması için “erdemli bir kamu hizmeti” sunulmalıdır.
- “Ağır engellilerin” bakım yükünün sosyal güvenceye alınması ve çoklu engeli olan kişilere ve ailelerine kapsamlı bir destek sunulması gereklidir.
- Tüm kamu kurum ve kuruluşlarının internet siteleri ve e-devlet erişilebilir hale dönüştürülmeli temel metinler, mevzuat, müfredat ve diğer önemli belgeler işaret dili ve sesli görsel betimleme formatları ile erişilebilir hale dönüştürülmelidir.
- Tüm bakanlıkların vatandaş erişim hizmet merkezlerinde (ALO 112, 110, 155, 170, 182, 183 vb. ) işaret dili desteğiyle erişim sağlanabilmelidir.
- KHK’lerle ihraç edilen 152 bin kişiden en az 2 bin kişi olan engelli KHK’liler derhal işlerine iade edilmeli, bu hukuksuz süreçte yaşatılanlar tazmin edilmelidir.
- Parlamentoda, yerel yönetimlerde ve siyasi partilerde engellilere daha fazla yer verilmelidir.
- Engellilerin aileye bağımlı değil, bağımsız bir şekilde yaşayabilecekleri ekonomik ve sosyal olanaklar yaratılmalıdır.
- Engelli hakları, kamu kurumları ve siyasiler tarafından “ama, ancak, lakin” gibi geçiştirici ifadelerle değil, somut adımlarla desteklenmelidir.