SOKAKTAKİ DOSTLARIMIZI ÖLDÜRMEYİ HEDEFLEYEN KANUN TASARISI MECLİSTEN GERİ ÇEKİLMELİDİR! #SokaktayımYanındayım

248

Sokaktaki dostlarımızı öldürmeyi hedefleyen kanun tasarısı Meclisten geri çekilmelidir. #SokaktayımYanındayım

Etik, bilimsel ve yaşam hakkından taraf olan tek çözüm kısırlaştırmak, yerinde yaşatmak, üretim ve satışı yasaklamaktır! Kısırlaştırma ve üretimin yasaklanması, denetlenmesi gibi uygulamaları “masraf, fazla” denerek rafa kaldıran Hükümet, çözümü öldürmekte bulmuştur.

AKP iktidarı ve küçük ortakları olan gerici siyasi partiler ile Tarım Bakanlığı tarafından öne sürülen “tecrit ve katliam odaklı” yasa tasarısına, her canlının yaşam hakkını savunan biz Büro Emekçileri Sendikası olarak karşıyız ve sokakta yaşayan köpeklerin, yani mahalle sakinlerimizin yanındayız!

AKP Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik’in dün gazetecilerle paylaştığı bilgiye göre önümüzdeki birkaç hafta içinde, yasalaşmak üzere Meclise sunulacak yasa teklifinde “Ötenazi, uyutma, doğal yaşam alanı” gibi ifadeler kullanılarak olayı yumuşatmaya çalışmaktadır. Türkiye Büyük Millet Meclisi Tarım Komisyonu’nda köpekler için “ölüm fermanı” anlamına gelen bu tasarı kabul edilemez.

Yasa teklifine göre; başıboş hayvanlar sahiplendirilmeye çalışılacak. 30 gün boyunca sahiplenilmeyen köpekler ilaç verilerek öldürülecek. Öldürülen köpeklerden boşalan barınaklara yeni hayvanlar alınacak ve öldürmeye devam edilecektir.

Devlet, Yaşatmak İçin Vardır Öldürmek İçin Değil!

Hayvanları ve haklarını korumakla yükümlü olanlar, bizzat onları yok etmeye ve suç işlemeye devam ediyor! 20 yıldır 5199 sayılı Yasada yer alan yasal zorunlulukları olan, “topla, aşıla, kısırlaştır, yerine bırak” yöntemi yerine, onları başka ilçelere, ormanlara, çöplüklere atan ve popülasyonun artmasına sebep belediyeler ve bunları denetlemekle görevli bakanlığın yükümlülüğünden kaynaklanan ihmalini örtmeye yönelik nefret politikalarının ürünüdür.

  • Hissiz birer eşyaymış gibi, hayvanların kataloglardan, internetten, merdiven altından yasal ve yasadışı üretimine, satışına ve ticaretine izin verip hayvan terk etme fiillerine caydırıcı cezalar getirmeyen yasa yapıcıların sorumluluğunu köpeklere yıkmak,
  • Barınaktan hayvan sahiplendirme bilincini aşılamayan, hayvanlarla beraber yaşamanın yükümlülükleri konusunda sistemli bir şekilde farkındalık ve eğitim çalışmaları yapmayan yerel ve merkezi yönetimlerin yükünü köpeklere atmak,
  • Geçici bakımevlerinde ve toplamalar sırasında hayvanlara yönelik şiddet ve işkence fiillerinde bulunan belediye çalışanlarının, veteriner hekimlerin ve emri veren belediye başkanlarının “soruşturma engeline takılmadan yargılanmasına” engel olan iktidarın ve siyasi partilerin ellerindeki kanı köpeklere bulaştırmak,
  • Hayvana zulmedenlere “yatarı olmayan, ertelenebilen, iyi hal indirimi uygulanan ve para cezasına çevrilebilen” caydırıcılıktan uzak göstermelik hapis cezalarını, “devrim gibi yasal düzenleme” güzellemesiyle sunan vekilleri, katilleri aramıza salan cezasızlık sistemini köpeklere karşı kullanmak etik ve hukuki değildir.

Sokaktaki dostlarımızı öldürmeyi hedefleyen kanun tasarısı Meclisten geri çekilmelidir.