Mersin Şubemiz, KHK ile İhraç Edilen Üyelerimiz İçin Dayanışma Etkinliği Düzenledi…
“Siyasal İktidarın Ezilen Türkiye Halklarına, Emekçilere ve KESK Üyelerine Yaptığı Baskılara ve Saldırılara Boyun Eğmedik ve Eğmeyeceğiz!”
21 Mart Perşembe günü Yenişehir Belediyesi Atatürk Kültür Merkezi’nde düzenlenen etkinliğe Merkez Kadın Sekreterimiz Nigar DİNÇER, KESK’e bağlı sendikaların yönetici ve üyeleri, demokratik kitle örgütlerinin temsilcileri ve çok sayıda üyemiz katılım sağladı.
Etkinlikte konuşan Merkez Kadın Sekreterimiz Nigar Dinçer: “Hepinizi Büro Emekçileri Sendikası Merkez Yönetim Kurulu adına sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Geçmişimizden onur duyarak devraldığımız emek ve demokrasi mücadelesini bugüne kadar hakkını vererek yerine getirdik, bizden sonrakilere hiç şüphesiz ki onur duyacakları bir geçmiş devretmek için aynı kararlılıkla mücadele vermeye de devam edeceğiz. Evet, bu topraklar kadimdir ve zulme tanıklık ettiği kadar başı dik, onurlu isyanlara, direnişlere de tanıktır. Zalimlere karşı kışı bahara çeviren demirci Kawa’lara, Pir Sultan’lara, Şeyh Bedrettin’lere de tanıklığı vardır bu toprakların. Siyasi iktidarın 20 yılı aşkındır bu ülkenin halkları ve emekçilerine yaşattığı zulüm saymakla bitmez. Özellikle kadınlar üzerinden izlenen gerici faşist politikalar toplumsal cinsiyet eşitsizliğini derinleştirdiği gibi şiddetin her türlüsünü meşrulaştırmıştır. Neredeyse her gün işlenen kadın cinayetleri sıradanlaşmış, İstanbul Sözleşmesinden medeni kanuna kadar kazanılmış yasal haklarımız da bir bir gasp edilmiştir. Diğer taraftan iktidarın 15 Temmuz 2016 darbe girişiminden sonra bu durumu fırsata çevirerek olağan hukuku tamamen terk ederek en temel insan haklarını ihlal etmiş, yüz binden fazla kamu emekçisi emek ve demokrasi mücadelesi verdiği için haksız ve hukuksuzca işinden, ekmeğinden edilmiştir. Böylece kamu alanında güvenceli çalışma hakkı da ihlal edilmiştir. Başta eğitim, adalet ve sağlık olmak üzere kamu hizmetlerinin sunumu olumsuz etkilenmiştir. Bugün gelinen noktada ise iktidar sermayeden yana politikalarla halkları yoksulluğa, açlığa, hukuksuzluğa mahkum etmiştir. Ama bu olumsuzluklara rağmen yeni bir yaşam inşa etmeye, bir arada, eşit koşullarda barış içinde yaşamaya, herkesin kendi sesi, kendi rengi ve kendi düşleri ile yer alacağı yarınlara olan umudumuzu koruyor, doğanın, insanlığın, halkların, mazlumların uyanış ve direniş bayramı olan Newroz’u selamlıyoruz! İnanıyoruz ki güzel günler göreceğiz. Çünkü biz biliyoruz ki, yarına bir direnenler kalır, bir de onların onurlu direnişleri!” dedi.
Şube Başkanımız Kemal Göçmen konuşmasında “Geçmişten bu yana, dünyada ve özellikle de bölgemizde ezen ve ezilenlerin kavgasında ezilenler büyük direnişlerle kazanılan zaferlerini bayramlarla, halaylarla kutlamış, yüzyıllarca devam ettirerek direniş geleneğini canlı tutmaya, kazanımlarını korumaya çalışmıştır. Özünü direnişten alan Newroz bu bayramlardan en köklü geleneğe sahip olanlardandır. 21. yüzyılda da zulüm ve zorbalığın yürütücüsü günümüz Dehaklarına karşı emekçiler ve ezilenler bir kez daha direniş ruhuyla mücadelelerini sürdürüyorlar. Yeni gün, yeniden doğuş ve başlangıçlar anlamına gelen Newroz kutlu olsun. Bu anlamlı günde siyasal iktidarın ezilen Türkiye halklarına, emekçilere ve KESK üyelerine yaptıkları baskılara ve saldırılara boyun eğmedik ve eğmeyeceğiz. 15 Temmuz darbe girişimini Allah’ın lütfu olarak gören ve bunu fırsata çeviren Hükümet, hukuku lağvederek, 20 Temmuz’da sivil bir darbe ile OHAL ve KHK ile yönetilen bir rejime geçiş yaptı. OHAL döneminde gece yarıları çıkarılan 32 KHK ile 134207 kişi savunma hakkı bile tanınmadan kamu kurumlarından ihraç edildi. OHAL KHK’leri ile toplam mersin de 455 KESK üyemiz kamu görevinden ihraç edildi. BES Mersin Şubemizde ise Şube Başkanımız ve Şube Yönetim Kurulu Üyelerinin içinde bulunduğu 16 Arkadaşımız ihraç edildi. 11 Arkadaşımız zorlu ve yavaşlatılmış hukuk sürecine rağmen görevlerine geri döndüler, İktidar uzunca bir süredir kendine muhalif olan kesimlere yönelik olarak başlattığı cadı avına devam etmektedir. Emekçilerin, Anayasal ve demokratik bir hak olan çalışma hakkını elinden alarak, onları açlığa ve sefalete mahkûm etmeye çalışmaktadır. Kamu görevinden ihracı bir silah olarak gören AKP iktidarı, kendine biat etmeyen, emekten, barıştan, demokrasiden, yana olan herkesi susturmak, baskılamak amacıyla kullanmaktadır. KHK ile ihraç edilen üyelerimiz telafisi mümkün olmayan maddi ve manevi zararlar yaşamış, yüzlerce üyemiz OHAL Komisyonu tarafından ‘pardon’ denilerek görevlerine iade edilirken, birçok ihraç kararı da yargı tarafından iptal edilmiştir. Hal böyleyken iktidar hatasını kabul edip, mağdur ettiği üyelerimizden özür dilemek yerine yeni hukuksuzluklara imza atmaktadır. Zorlu hukuk sürecinden geçerek görevine dönen arkadaşlarımız kurum itirazı bahane edilerek tekrar görevden alma işlemleri başlatıp yada emekli olmaya zorlanmıştır. Tüm bu baskılara karşın bu ülkenin onurlu Kamu Emekçileri olarak, bu hukuksuzluklar karşısında boyun eğmedik ve eğmeyeceğiz. Emekten ve demokrasiden yana bir Türkiye yaratıncaya kadar mücadelemize devam edeceğimizi buradan bir kez daha tekrarlıyoruz.” dedi.
İhraç edilen üyelerimiz adına konuşan ve kendisi de ihraç edilen önceki dönem Mersin Şube Bakanımız Yusuf KAYA ise, sendikal faaliyet yürüttüklerinden dolayı ihraç edildiklerini, iktidarın dikensiz gül bahçesi yaratma özlemine karşı örgütlenmeye mücadeleyi büyütmeye devam etmemiz gerektiğini güçlü örgütlü sendikal bir mücadele ile iktidarın saldırılarını geri püskürteceğini kamu emekçilerinin kalıcı kazanımlar elde edeceğini söyledi. Sendikalı ve örgütlü olmanın önemine vurgu yapan KAYA, yapılan bu etkinliklerle dayanışmanın büyütüldüğünü beyan ederek katılımcılara teşekkür etti.
İhraç Üyelerimiz Onurumuzdur!
Yaşasın Onurlu Mücadelemiz!
Yaşasın BES! Yaşasın KESK!