ANTALYA ŞUBEMİZ 112 ACİL ÇAĞRI MERKEZİ ÖNÜNDEN SESLENDİ: “112 ACİL ÇAĞRI MERKEZİ EMEKÇİLERİNİN TALEPLERİ KARŞILANSIN! KOŞULLARI İYİLEŞTİRİLSİN!”

584

Antalya Şubemiz, 112 Çağrı Merkezi Emekçilerinin sorunlarına dikkat çekmek ve taleplerinin karşılanması için Antalya 112 Çağrı Merkezi önünde basın açıklaması yaptı.

Yapılan açıklamada; 112 Acil Çağrı Merkezlerine yeterli kadro verilmediği, mevcut kadroları geçici görevlerle başka kurumlara gönderildiği, kalan personelin ise vardiya sistemiyle daha fazla çalışmaya zorlandığı belirtilerek Emekçilerin talepleri kamuoyuyla paylaşıldı.

Şube Örgütlenme ve Eğitim Sekreterimiz Ümit Şeker tarafından okunan açıklama aşağıdadır:

BASINA VE KAMUOYUNA

Değerli Basın Emekçileri;

İçişleri Bakanlığı 27.07.2023 / 55716 tarih sayılı ve “Çağrı Karşılama Performansları” konulu yazısında; Antalya, Bursa, Gaziantep, İzmir, Tekirdağ 112 Acil Çağrı Merkezi Müdürlükleri çağrı performanslarının yeterli olmadığı ve vardiya düzeni, mola ve izin planlamalarının çağrı yoğunluğu ve personel sayısına göre düzenlenmesi gerektiği belirtilmiştir. Yani denmektedir ki biz size yeteri kadar personel vermemiş olabiliriz, olması gerekenin yarısı kadar personelle çalışıyor olabilirsiniz; hatta savaş, deprem, turizmden dolayı işgücü göçüyle nüfusunuz artmasına rağmen personel sayısını arttırmak yerine tersine azaltmış da olabiliriz ama siz yine de aman performanstan ödün vermeyin, molanızdan, sağlığınızdan kısın ve robot gibi çalışın.

112 Acil Çağrı Merkezi Çalışanları yıllardır başta personel sayısı olmak üzere birçok meslek hastalığına sebep olan yıpratıcı vardiyalı çalışma koşullarının, özlük ve mali haklarının iyileştirilmesi için kampanyalar düzenlemekte, seslerini idarecilere ve ülkeyi yönetenlere duyurmaya çalışmaktadır.112 Acil Çağrı Merkezi çalışanlarının sorunlarını, taleplerini Bakanlıkla, şehirlerde idarecilerle defalarca görüştük, yazdık, birçok basın toplantısında dile getirdik, kamuoyuna duyurduk. Ancak sorunlar çözülmediği gibi katlanarak büyüdü ve işte bu sebeple bugün burada bu eylemi yapma kararı aldık.

Düzenlenen kampanyalar, yapılan görüşmelerin neticesinde İçişleri Bakanlığı defaatle 112 Acil Çağrı Merkezi personellerinin başka birimlere geçici görevlendirilmemesi ve yapılan görevlendirilmelerin iptal edilmesi için yazılı talimatlar vermiştir. Ancak Bakanlığın talimatlarına rağmen geçici görevlendirmeler iptal edilmediği gibi, Antalya 112 Acil Çağrı Merkezine yapılan her memur atamasında kurum müdürünün ve bizlerin karşı çıkmasına rağmen, “Çağrı Karşılama Memuru“ kadro ünvanlı birçok personel YİKOB’a bağlı müdürlüklerde geçici görevlendirilmiştir. Antalya Valiliği ve YİKOB sadece bizleri değil İçişleri Bakanlığı talimatlarını da dikkate almamaktadır.

Bu da yeterli olmamış 112 Acil Çağrı Merkezi Müdürlüğü üzerinden hizmet alımı yapılmış, ihalede kâğıt üzerinde “Çağrı Karşılayıcı“ olarak görünen bu personeller; Valilik ve YİKOB’daki çeşitli müdürlüklerde hukuksuz bir şekilde büro çalışanı, makam odacısı, mühendis olarak görevlendirilmiştir. Antalya Valiliği ve YİKOB sadece bizleri değil hukuku, kanunları da dikkate almamaktadır.

Vardiya sistemiyle doğal olarak hafta tatili ve resmi tatiller olmadan çalışan arkadaşlarımız, personel yetersizliği sebebiyle özellikle yaz aylarında yıllık izin kullanamamaktadır. Yıpratıcı değişken dinlenme saatleri, işitme, boğaz ses rahatsızlıkları, uzun saatler sabit hareketsiz oturmaktan kaynaklı fizyolojik ve dolaşım sistemi rahatsızlıkları yaşanmaktadır. Birçok ilde ortalama 100 – 150 çağrı alınırken Antalya’da bu sayı 800’e varmaktadır. Arkadaşlarımız öyle bir yoğunlukta çalışmaktadırlar ki nöbetten sonra konuşamaz bir halde evlerine gittiklerinde ne eşleriyle, çocuklarıyla konuşabilmekte ne de ailelerine yeteri kadar ilgi gösterebilmekte, zaman ayırabilmektedir.

Değerli Basın Emekçileri;

Antalya ilinin; savaş, deprem gibi sebeplerle yaşanan göçler; turist sayısının artması ve hizmet göçü sebebiyle hizmet ihtiyacı sürekli artmaktadır. Antalya’nın nüfusu arttığına göre doğal olarak 112 Acil Çağrı Merkezi personel sayısının da artması gerektiğini düşünürüz öyle değil mi? Mantıklı olan da budur. Ancak artmıyor arkadaşlar, aynı da kalmıyor, inanılır gibi değil ama azalıyor. 112 Acil Çağrı Merkezi gibi vatandaşın canı ve güvenliği üzerinden hizmet aldığı bir müdürlükte geçen sene yaz aylarında grup başına 17-18 olan personel sayısı bu sene 12’dir. 112 Acil Çağrı Merkezi üzerinden yapılan son hizmet alımıyla alınan 30 personelden sadece 10’u 112 Acil Çağrı Merkezi’ne verilecek olup grup personel sayısı ancak 14’e çıkacaktır. Yani Antalya’nın nüfusu artmış ancak 112 Acil Çağrı Merkezi’nin personel sayısı azalmıştır. Buradaki idari garabeti sizlerin ve kamuoyunun takdirlerine bırakıyoruz.

Çalışma performansı; personellerin çalışma disipliniyle ilgili olduğu kadar, iş ortamının fiziki koşulları, personel sayısı ve işyerlerindeki çalışma barışıyla da ilgilidir.

Personellerin sağlıklı bir iş ortamına kavuşması, verimlerinin artması ve vatandaşın yeterli bir hizmet alması adına taleplerimiz;

  • YİKOB’un personel ihtiyacının yönetmeliğinde de yer aldığı gibi başta Valilik olmak üzere İçişleri Bakanlığı kadrolarında görev yapan personelden karşılanması, memur atamalarında YİKOB’a ve 112 Acil Çağrı Merkezi Müdürlüğüne kadro açılması,
  • 112 Acil Çağrı Merkezi Müdürlüğü dışında geçici görevlendirilen Çağrı Karşılama ünvanlı memurların görevlendirmelerinin iptal edilmesi,
  • Hizmet alımıyla Çağrı Karşılayıcı olarak alınan personellerin tamamının 112 Acil Çağrı Merkezinde görevlendirilmesidir.

Değerli Basın Emekçileri;

Son olarak şunu söylemek istiyoruz. 112 Acil Çağrı Merkezi’nde yaşanan sorunlar sadece personellerin değil bu kurumdan canı ve güvenliği için hizmet alan vatandaşın da sorunudur. Hatta en çok vatandaşın sorunudur. 112 Acil Çağrı Merkezi adı üstünde acil, olağanüstü durumlarda bile sorunsuz çalışması gereken bir kurumdur. Eğer olağan zamanlarda bile aşırı yoğunluk varsa; deprem, sel, yangın gibi olağanüstü koşullarda bu kurum vatandaşa nasıl hizmet verebilir? Kentteki idarecileri uyarıyoruz, bizler sendikalar olarak sadece personellerin değil vatandaşın aldığı hizmetin de takipçisiyiz. Ve bir vatandaşımızın bile buradaki yoğunluktan dolayı burnu kanarsa bunun hesabını sorarız.

İnsan onuruna yakışır koşullarda çalışmak ve vatandaşın layık olduğu hizmeti üretmek istiyoruz!
İnsanca bir yaşam istiyoruz!
Yaşasın onurlu mücadelemiz!