TÜİK ENFLASYONU’NA GÖRE DEĞİL, GERÇEK ENFLASYONA GÖRE MAAŞ ARTIŞI İSTİYORUZ!

215

TÜİK ENFLASYONU’NA GÖRE DEĞİL, GERÇEK ENFLASYONA GÖRE MAAŞ ARTIŞI İSTİYORUZ!

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) enflasyon verileri açıklandı. TÜİK verilerine göre resmi genel enflasyon aylık 1.08, Yıllık %16.19 artmıştır. TÜİK verilerine göre sağlık, eğitim, lokanta ve oteller, eğlence ve kültür, çeşitli mal ve hizmetler, giyim ve ayakkabı, gıda ve alkolsüz içecekler harcama gruplarında aylık enflasyon genel enflasyon rakamlarının üzerinde artmıştır.

Bugün açıklanan TÜİK verilerine göre 3 aylık enflasyon %3.71 seviyesine çıkmıştır.  Ancak emekçi sınıflar başta olmak üzere halk için pandemi döneminde çok daha önemli hale gelen Sağlık Enflasyonu üç ayda %11.36 artarken Gıda Enflasyonu %6,31, Konut Enflasyonu (kira-elektrik-su-doğalgaz-tamir) %4.36, Lokanta ve Oteller enflasyonu ise %5,57 artmıştır.

 

TÜİK verilerine göre Genel Yıllık Enflasyon yüzde 16.19 artmıştır. Ancak yine söz konusu veriler Yıllık Ulaştırma Enflasyonunun yüzde 24.85, Ev Eşyası Enflasyonunun yüzde 23.64, Çeşitli Mal ve Hizmetler Enflasyonunun yüzde 21.49, Sağlık Enflasyonunun yüzde 19.17, Gıda Enflasyonunun yüzde 17.44 arttığını göstermektedir.

 

Bu verilerin sokakta, çarşıda, pazarda yaşanan gerçek enflasyonu perdelemek için Ali Cengiz oyunları ile takla attırılan rakamlardan ibaret olduğunu bilmeyen yoktur.

 

KESK olarak en başından beri halkın, emekçilerin yaşadığı gerçek enflasyonun hemen her konuda pembe tablolar çizen TÜİK verilerinin en az iki, üç katı olduğunu vurguluyoruz. Nitekim bağımsız iktisatçılardan oluşan Enflasyon Araştırma Grubu (ENAGrup) tarafından aylardır açıklanan enflasyon verileri her seferinde bizi teyit etmektedir.

 

Bugün TÜİK verileri açıklanmadan on dakika önce kendi araştırmasını web sayfasından paylaşan (https://enagrup.org ) ENAGrup verilerine göre Mart ayında enflasyon %3.36 artmıştır.  Yani yaşanan gerçek enflasyon TÜİK tarafından açıklanan aylık enflasyonun (%1,08) üç katından da fazladır.  

 

Yine ENAGrup verilerine göre son üç ayda %8,6 artmıştır.  Buna göre son üç ayda enflasyonda yaşanan artış TÜİK tarafından açıklanan rakamın (%3,71) iki katından (2.3 kat) fazladır.

 

Bize göre Enflasyon Araştırma Grubu (ENAGRUP) tarafından açıklanan enflasyon verilerinin eksiği vardır,  fazlası yoktur.  

Tüm bunlara rağmen, iğneden ipliğe zam fırtınasının dinmediği koşulları, yaşanan gerçek hayat pahalılığını, mutfaktaki yangını görmezden gelerek “Memura, memur emeklisine müjde. 0,7 enflasyon zammı alacaklar” manşetleri atanları esefle kınıyoruz.

 

Bir kez daha altını çiziyoruz. Enflasyona göre maaş zammı “sıfır” zam demektir. Sahte rakamlardan ibaret TÜİK verilerine göre maaş zammı ise reel gelirimizin erimesi, yoksulluğumuzun artması demektir. Yıllardır enflasyon da kur artışı da, kredi faizlerinin artırılması da hep emekçileri vurmaktadır.

 

Sadece son üç ay içinde dolar kurunda, açlık ve yoksulluk sınırı rakamlarında yaşanan artışlar bile tek başına 2021 yılının ilk altı ayı için %3 maaş zammı verilen kamu emekçilerinin ve emekliklerin kayıplarının her geçen gün arttığını ortaya koymaktadır.

 

15 Ocak 2021 itibari ile 4.000 TL maaş alan bir kamu emekçisi bu maaşla 540 dolar ($) alabilirken bugün aynı maaşla 489 dolar alabilmektedir. Bırakalım söz konusu kamu emekçisinin yıllık kaybını maaşı sadece son 74 gün içinde 51 dolar daha azalmıştır. Öte yandan dört kişilik bir ailenin hem açlık hem de yoksulluk sınırı son üç ay içinde yüzde 6 artmıştır.

 

Tüm bunlara rağmen kendi maaşlarını 3 bin TL birden artıranlar pandemi koşullarında kısmi çalışma ödeneğini kestikleri yüz binlerce işçinin ücretsiz izin maaşlarına günlük sadece 3 TL zam ile yetinmesini bekliyor.  “Huzur hakkı” adı altında çift dikiş maaş alanlar, 3 milyon kamu emekçisinin 2 milyon kamu emekçisi emeklisinin 3 ay daha %3 maaş zammı ile yetinmesini bekliyor. Çay-simit parasına yetmeyen rakamlar “enflasyon zammı” olarak yutturulmak isteniyor.

 

Yeter Artık; İnsanca Yaşamaya Yetecek Bir Maaş İstiyoruz!

 

KESK olarak duymayan kulaklara, görmeyen gözlere, yazmayan kalemlere inat İnsanca Yaşamaya Yetecek Bir Maaş için mücadeleye devam edeceğiz.

 

– Sadece geçtiğimiz yılın kayıplarını telafi etmek için maaşlarımızın 2021 yılının başından itibaren geçerli olmak üzere seyyanen bin TL artırılması,

 

– En düşük kamu emekçisi maaşının; kira, yakacak, ulaşım gibi sosyal ödemelerle yoksulluk sınırının üzerine çıkarılması,

 

– Tüm yükü bizim omuzlarımıza yıkılan vergi adaletsizliğine son verilmesi için,

Tüm KAMU EMEKÇİLERİNİN SESİ olmayı sürdüreceğiz.

 

Sendikalı, sendikasız tüm kamu emekçilerini;

 

Tıpkı sırtlarını dayadıkları adresler gibi ‘Huzur hakkı’, ‘makam tazminatı’ gibi adlar altında keselerini doldurmaktan başka derdi olmayan,  

 

“Tok açın halinden anlamaz” misali sorunlarımızı görmezden gelen, 

 

Yıllardır altına imza attıkları mutabakatlara hepimize yaşattıkları kayıplar yetmiyormuş gibi üstüne diğer sendikaların üyelerinden dayanışma aidatı talep eden, kendine Müslüman yapılarla fiziki mesafelerini artırmaya,

 

Sefalete, yoksulluğa, güvencesizliğe karşı Gerçek Sendikacılığın Evinde, KESK’te Birleşmeye çağırıyoruz.

 

Yürütme Kurulu