MUSTAFA SÖNMEZ: AKP REJİMİ GÜVENSİZLİĞİ AŞAMIYOR

199

Türkiye’nin son 17 yılında iktidarını sürdüren Adalet ve Kalkınma Partisi’nin (AKP) 2019 yerel yönetim seçimlerinde önemli bir kayba uğramasında, seçmenin ekonomik kayıplar yaşaması etkili oldu. 2018’den itibaren tüketici ve sektörel güven endekslerinde geleceğe dönük beklentiler hızla aşağı indi. AKP’nin 2019 ortalarında Merkez Bankası yönetimini değiştirip, doğrudan etkileyerek faiz indirimleri ile sağlamaya çalıştığı canlanma bile kaybolan güveni geri toplayabilmiş değil.
AKP’ye güven kaybının bir diğer yansıması olan birikimlerin Türk Lirası yerine dövize yönelmesi ve bizzat Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın telkinlerine rağmen TL’ye geri dönmemesi, güvenin geri kazanılamamasının bir diğer göstergesi.
Uluslararası güvenin göstergesi sayılan risk primi (CDS’ler) görece düzelse bile emsal yükselen ülkelerden ayrışmış halini koruyor ve en yakın yükselen ülkenin bir hayli üstünde seyrediyor.

özellikle içeride, tüketici, tasarrufçu, girişimci-yatırımcı güveninin bir türlü kazanılamaması, ekonomide anlamlı bir toparlanmayı, başta enflasyon ve işsizlik sorunlarının aşılmasını da
geciktiriyor. Sarsılan ve kaybolan güvenin politik tercihleri daha çok etkilemesi kaçınılmaz görünüyor.
Tüketicilerin “maddi durum” ve “genel ekonomiye ilişkin” hem mevcut hem de gelecek dönem değerlendirmelerini ölçen
[
de gözleniyor. Anket sonuçlarına göre perakende ticaret sektörü iş hacmi, satışlar, stokların azalması konularında yeterince iyimser değil. Krizden en önce ve en derin etkilenen inşaat sektöründe de karamsarlık aşılabilmiş değil.
Tüketici ve girişimcilerin genel ekonomik duruma ilişkin değerlendirme, beklenti ve eğilimleri, tek bir endekste özetleniyor. Bu bileşik endeks “[

24 Ocak 2020’de yabancı paradaki mevduatın toplam mevduatın yüzde 51’ini bulduğunu gösteriyor.
AKP rejiminin 2019 ortalarından itibaren faizi zorlama yöntemlerle indirmesine paralel olarak, dövizin fiyatına da “arka kapıdan” müdahale ettiği,
[

durumunu bir türlü düzeltemiyor. Risk priminin en iyi göründüğü Ocak 2020’de CDS 256 görünüyordu. Ama aynı zaman diliminde Türkiye’ye en yakın risk primi olan Güney Afrika’nınki 169 ile Türkiye’nin riskinin yüzde 66’sından ibaretti. Risk primi Brezilya için 99, Endonezya için 63 idi. Türkiye’nin risk priminin Mayıs 2019’da 500’e yaklaştığı hatırlardadır. O günlere göre yarı yarıya azalmış gibi görünse de Türkiye bu hâliyle en riskli yükselen ülke olarak ciddi biçimde ayrışmış, “güvenilirliği” oldukça sorgulanır bir ülke durumunda.

Genelde ekonomik güven endeksinin, özelde ise en önemli bileşen olan tüketici güven endeksinin toparlanamamasının, mevduatların yarısının yabancı parada tutulmasının, ülke risk priminin yüksek ve ayrışmış olmasının politik bazı mesajları da var elbette. Bu endekslerin iniş çıkışları, ilgili dönemlerde yapılan
[