İ. SABRİ DURMAZ: 8 ARALIK’TA, EMEKÇİ YIĞINLARI ALANLARA ÇEKMEK İÇİN MÜCADELEYE! (28. 11. 2019)

187

8 Aralık Günü
İstanbul‘da, içinde, İstanbul İşçi Sendikaları Şubeler Platformunun, KESK’e bağlı sendikaların şubelerinin, emek ve meslek örgütleri ve çeşitli yöre dernekleri ile emekten yana siyasi partilerin
yer aldığı
Emek Barış ve Demokrasi Güçleri, bir mitinge hazırlanıyor.
Evet, İstanbul’da ve başka illerde de, zaman zaman sendikalar, emek örgütleri, çeşitli kitle örgütleri. . . gibi çok sayıda örgüt ve partinin bir araya gelerek yaptıkları mitingler olmuştur. Ama,
içinden geçtiğimiz dönem, o mitinglerin yapıldığı dönemlerden birisi değildir.
Tersine bu dönem;- Krizin etkilerinin derinleşmeye devam ettiği ve
krizin yükünün işçilerin ve halkın sırtına yıkılmasında
patronlar ve hükümetlerinin önemli adımlar attığı, bu amaçla yeni vergilerin ve zamların yağdırıldığı,
– Türk-İş, Hak-İş
ve
DİSK‘in yıllardan sonra
ilk kez
bir araya gelerek
asgari ücretin vergi dışı tutulmasını
isteyip
yeni
zam
ve
vergilere karşı çıkmak
zorunda kaldığı,
– çeşitli illerde
sendika şubeler platformlarının
asgari ücretin vergi dışı tutulması ve zamlar, vergiler emekçilerin yaşam koşullarının iyileştirilmesi için talepler öne sürdükleri,
– 2020 için asgari ücreti belirlemek için
Asgari ücret Tespit Komisyonunun toplanacağı,
“Asgari ücretin vergi dışı bırakılması”nın ve
“Asgari ücretin insanca yaşanacak bir düzeye çıkarılması”
konusunun geniş işçi yığınları tarafından tartışılacağı,
– Vergiler
ve
zamlarla
ilgili taleplerin, sadece işçileri değil bütün emekçileri, bütün halkı doğrudan ilgilendirdiği,
– TİS‘lerin
beklenen enflasyona
bağlandığı,
– Irak, İran, Lübnan, Şili
gibi ülkelerde halkın
“Yeni vergilere ve zamlara hayır”
diyerek sokaklara döküldüğü,
Fransa‘dan
ABD‘ye,
Almanya‘dan
İngiltere‘ye pek çok ülkede işçilerin, emekçilerin daha iyi çalışma koşulları için birleşip mücadele için girişimler yaptığı. . . bir dönemden geçiyoruz.
O zaman
8 Aralık mitingi
de önceki mitingler gibi; pek çok örgütün en yakın çevresini katarak,
“Biz şunlardan çoktuk bunlardan azdık”
gibi muhasebeler yaptıkları bir miting değil,
taleplerin sahibi olan en geniş emekçi kesimlerin mitinge katılması için gereken çalışmanın yapıldığı bir miting olmalıdır.
Yani
bu miting, işçilerin emekçilerin taleplerini en gür sesleriyle haykırdığı, eğer patronlar ve iktidarı bu talepleri dikkate alamazsa
emekçilerin de ellerindeki her aracı kullanmaktan çekinmeyeceklerinin
ciddi işaretlerini verdikleri bir miting olmalıdır.
Bunun ön koşulu ise; miting için yapılacak çağrıları, mitingin örgütlenmesinin en yakın çevrenin dışına taşıyarak
vergilerden, zamlardan hoşnutsuz olan, asgari ücretin insanca yaşanacak bir düzeye çıkarılmasını isteyen herkesi, işyerlerinde, emekçi semtlerinde, kitlelerin olduğu her alanda bu tartışmanın içine çekilmesinin, bu amaçla harekete geçmelerini örgütlemenin gözden kaçırılmamasıdır.
Dahası geniş emekçi yığınlara yapılan çağırılara yanıt veren
emekçilerin örgütlenerek alanlara taşınmasına kadar bir çalışmanın organize edilmesi
dönemin ertelenemez görevi olmuştur.
Mitinge henüz
10 gün vardır
ve mitinge katılacak sendikaların, çeşitli kitle örgütlerinin ve siyasi parti ve çevrelerinin ellerindeki araçları ile aktif çevresinin azımsanmayacak imkanları dikkate alındığında,
böyle bir örgütlenmenin yapılabileceği de besbellidir.
Aksi halde
8 Aralık mitinginin
sıradan bir gösteri
olması, mücadeleye yarardan çok zarar verecektir. çünkü bu mitingi sadece emekçiler izlemeyecek aynı zamanda zamlar ve vergileri devreye sokmak için fırsat kollayan
patronlar
ve
hükümetleri
de izleyecektir. Eğer miting onları kararından caydıracak kadar kitlesel ve coşkulu olmazsa bilinmelidir ki, zamlar, vergiler başta olmak üzere krizin yükünü halka fatura edecek önlemler hızla devreye sokulacaktır.
Bu nedenlerle bu mitingin, dönemin ihtiyaçlarına uygun bir miting olmasını isteyenlerin, bugünden başlayarak harekete geçmesi, bunun için
mitingin taleplerinin yaygınlaştırılması
ve
bu taleplerin kendi talepleri olduğunu fark eden her işçinin, her emekçinin miting alanına akmasını sağlayacak bir çalışmanın yapılması
için harekete geçmesi gerekir.
öyleyse;- Mitingin taleplerinin yaygınlaştırılması için,
– Mitinge katılacak
her emekçinin mitinge katılımını örgütlemek
için,
– Mitingi patronlar ve hükümetlerinin
halkı ezen politikalarına “hayır”
demenin bir dayanağı olmasını başarmak için,
Haydi mücadeleye!Haydi mitinge!
28 KASIM 2019 – EVRENSEL