Adıyaman Valiliği, İl Kadın Sekreterimiz Tülay ERSöNMEZ hakkında, Konfederasyonumuz KESK tarafından hazırlanan ve Genel Merkezimizce Şube ve Temsilciliklerimize gönderilen “8 Mart Kadınların Uluslararası Birlik Mücadele ve Dayanışma Günü”ne ilişkin okuduğu basın açıklaması metnininden dolayı soruşturma başlatmıştır.
Tülay ERSöNMEZ soruşturmanın ardından memuriyetten men talebi ile Yüksek Disiplin Kuruluna sevk edilmiş, ardında Kastamonu iline sürgünü edilmiştir.
Konu ile ilgili Genel Merkezimizde basın toplantısı düzenlenmiş olup, Adıyaman Valiliği’nin sürdürdüğü soruşturma ve sürgünün geri alınması talep edilmiştir.
Basın Toplantısına KESK Kadın Sekreteri Gülistan Atasoy, Eğitim-Sen Kadın Sekreteri Ebru Yiğit ve Tüm Bel-Sen Kadın Sekreteri Meliha Beysülen katılım sağlamışlardır.
Ayrıca KESK Eş Genel Başkanı Şaziye Köse’nin de yer alacağı ve Sendikamız ve KESK’e ve bağlı sendikaların kadın sekreterlerinden oluşacak heyet, 3 Mayıs 2016 tarihinde Adıyaman’a ziyaret gerçekleştirecektir.
Genel Kadın Sekreterimiz Meryem çağ’ın okuduğu açıklama aşağıdadır:
BASINA VE KAMUOYUNA
Hükümet, iktidarını devam ettirmek uğruna ülkeyi kaosa sürüklemektedir. Ülkemizde, özellikle 7 Haziran seçimlerinden sonra her gün onlarca kişinin katledildiği bir savaşın içindeyiz. İstikrar sağlayacağız diyenlerin tek istikrarı ölümler, artan kadın cinayetleri, çocuk istismarı ve istikrarla patlayan bombalardır.
AKP’nin yürüttüğü savaş politikalarının hedefinde; başta kadınlar olmak üzere, hükümetin politikalarını ve cumhurbaşkanının hiç bir hukuk tanımayan tutumunu eleştiren, emek, barış ve demokrasi mücadelesi veren tüm kesimler yer almaktadır.
303px; 210px;
Yürüttüğü kirli savaşla katledilen kadınların çıplak bedenlerinin işkence edilerek teşhir edilmesine, evinde, sokakta kadınların polis tarafından infaz edilmesine, ablukaya alınan kentlerde kapısının önüne çıkan kadınların katledilmesine, cansız bedenlerin günlerce sokak ortasında bekletilmesine karşı susmadık, susmayacağız…
AKP’nin ve sarayın savaşına karşı, halkların eşit temelde bir arada yaşayabileceği bir ülkenin, kadınların barış mücadelesiyle mümkün olacağı inancıyla
savaşa karşı barışı, tekçiliğe karşı bir arada eşit yaşamı ve dayatmalara karşı, özgürlük mücadelemizi, direnişimizi sürdürdük, sürdürüyoruz.
Cinsiyetçi yasalarla erkek egemen sistem sürekli beslenerek, kadın cinayetleri hayatın olağan akışı haline getirilmek isteniyor. Sadece 2016 yılının ilk 3 ayında 81 kadın erkekler tarafından katledildi.
‘Bir defadan bir şey olmaz’ diyerek utanç verici bir açıklama ile istismara uğrayan çocukların yerine Ensar Vakfını koruyan aile bakanından çocuklar ve kadınlar lehine politikalar üretmesini beklemiyoruz.
Hükümet bir taraftan süslü paketler sunarak bizleri çalışma yaşamının dışına çıkarmayı düşünürken diğer taraftan faşizan politikalarına karşı yürüttüğümüz mücadeledendir ki; sendikal çalışmalarımız, kadın çalışmalarımız hedef alınarak adli, idari soruşturmalara tabii tutulmakta, sürgün ve işten atmalar ile sonuçlanmaktadır.
Bursa Kadın Sekreterimiz Aysun TORUN, Keleş adliyesine sürgün edilmiştir. 100 yoldaşımızı yitirdiğimiz Ankara katliamına ilişkin yapmış olduğumuz basın açıklamalarından dolayı, Zonguldak Şube Başkanımız Zuhal ENGİZ ve Balıkesir Şube Kadın Sekreterimiz özgül ERDEM COŞAR hakkında adli soruşturmalar başlatılmıştır.
2016 8 Mart’ında yasakları tanımayarak alanları özgürleştirdik. Konfederasyonumuz KESK tarafından hazırlanan ve Genel merkezimizce şube/ temsilciliklerimize gönderilen 8 Mart Kadınların Uluslararası Birlik Mücadele ve Dayanışma Gününe ilişkin Basın Açıklaması metni kadın sekreterleri tarafından okunmasından sonra;
KESK üyelerine yönelik açtığı soruşturmalarıyla gündem olan Adıyaman Valiliği (600’e yakın KESK üyesi hakkında soruşturma açılmış) Adıyaman BES il kadın sekreterimiz Tülay ERSöNMEZ hakkında okuduğu 8 Mart metnimizden dolayı soruşturma başlatmıştır. Basın metninin her paragrafı akıl dışı bir yaklaşımla terörize edilerek sorulmuştur.
‘‘Kadınların erkek egemenliğine karşı New York’lu kadın işçilerin mücadelesinden bugüne kadar yürütülen mücadeleye’cümlesi için;“Hangi egemenler kadınlara karşı kirli savaş yürütmüş” sorusu sorulmuş.
‘Emeğimize, bedenimize, kimliğimize ve çalışma koşullarımıza yönelik saldırılara karşı bir aradayız cümlesi için;“Hangi kadınların emeğine, kimliğine bedenine kim saldırmaktadır?
Diyanet fetvasına ilişkin metinde yer alan eleştirimiz için”Fetvadan kastınız nedir, bir dinin kurallarını mı ifade etmektesiniz” gibi sorular sorulmuş.
Soruşturmamada;LGBTİ bireyleri, Abluka altında aylarca kalan Cizre, Sur, Silopi’de yaşanan katliamdan, Cerattepe’ye kadar birçok konuda ne düşünüyorsunuz, öz savunma ile kastınız ne, direnen kadınlar kim, siz kimi direnişe çağırıyorsunuz vb. gibi sorular sorulmuştur.
İdari olarak açılan soruşturma da ilginç olan TEM tarafından hazırlandığını düşündüğümüz bir yöntemle soruların sorulmasıdır.
Tülay ERSöNMEZ soruşturmanın ardından Memuriyetten Men talebi ile yüksek disiplin kuruluna sevk edilmiş, hızını alamayan valilik ardında Kastamonu iline sürgünü yapılmıştır. Ve bir zamanlar düşünce ifade özgürlüğüne karşı kullanılan TCK’nın 301. Maddesinden adli soruşturma açılmıştır.
Bu soruşturma zinciri, erkek egemen zihniyetin Tülay ERSöNMEZ şahsında başta KESK’li kadınlar olmak üzere, tüm kadınların emeğine, kimliğine, mücadelesine ve 8 Martı yaratan değerlere, sendikal haklarımıza ve faaliyetlerimize açık saldırıdır.
Bugüne kadar korkmadan, susmadan, biat etmeden yürüttüğümüz emek, barış, eşitlik, özgürlük ve kadın mücadelesinde direnişi daha da büyüterek kadın dayanışmasıyla sürdüreceğiz. Adıyaman Valiliği eril zihniyet çerçevesinde sürdürdüğü soruşturma ve sürgünü derhal geri almalıdır.
Merkez Yönetim Kurulu a.
MERYEM çAĞ
Genel Kadın Sekreteri
