MEHVEŞ EVİN: BAKUR SANSÜRÜNÜN PERDE ARKASI (15. 04. 2015)

215

Bakur adlı belgesel, Kültür ve

Film Festivali’ndeki gösterimden kaldırıldı. . .
Festivale katılan 22 filmin yapım ve yönetmen ekipleri, alenen sansüre giren bu keyfi yaptırımı protesto etmek ve “Bakur”la dayanışmak için, filmlerini festivalden çektiler.
Ancak bu, İstanbul Film Festivali’ni protesto ettikleri anlamına gelmiyor. Protesto edilen, devletin canı istediği zaman

belgeseli’ nitelemesinin kullanılmasının da işaret ettiği gibi ortada terör örgütü propagandasının söz konusu olması hiçbir şekilde temel demokratik değerlerle ve düşünce özgürlüğünün evrensel kriterleriyle bağdaşmayan bir durumdur. Bu noktada da ‘PKK belgeseli’ nitelemesinin işaret ettiği gibi, terör örgütü propagandası konusu da söz konusu vakfı ve festival yönetimini ilgilendirmektedir. “
Mesele tam da bu değil mi zaten?
O yönetmelik durduğu ve bu şekilde tedavüle sokulduğu sürece, sinema ve ifade özgürlüğü üzerindeki sansür kalkmayacak.
HANİMİŞ SüREç?
– Hükümet, PKK ile resmi teması yıllardır sürdürür, eski-yeni Türkiye ayrımı yaparken neden bir belgeselden bu kadar rahatsız?
– Akademisyenler, aydınlar, taraflar, “barış süreci”nin sadece ateşkesten ibaret olmayacağını
haykırıyor. Toplumsal barışın sağlanabilmesi için tarafların birbirini tanımaya, anlamaya ihtiyacı var.
– Bakur gibi belgeseller tam da bunun için hayati. Kültür ve sanat yoluyla nice önyargı aşılabilir, farklı düşünceler topluma aktarılabilir. Galiba istenmeyen şey bu.
15. 04. 2015 – MİLLİYET