İSTANBUL 3 NOLU ŞUBEMİZDEN 8 MART ETKİNLİĞİ

267


185px; İstanbul 3 No’lu Şubemiz, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü etkinlikleri kapsamında 27 Şubat Cuma günü Kartal Hasan Ali Yücel Kültür Merkezi’nde
‘Eşit ve özgür Bir Geleceği Ellerimizle Kuracağız’
şiarı ile bir etkinlik gerçekleştirmiştir. Şube nezdinde oluşturulan Emekçi Kadınlar Komisyonu tarafından organize edilen etkinlik, kısa bir süre önce oluşturulan şube korosunun sahne almasıyla başladı. Erkek, kadın ve devlet tiplemelerinin yer aldığı; kadın erkek eşitsizliğine vurgu yapan, kadın ve erkeklerin egemenler karşısında birleşmesi ile sonuçlanan atışma tarzında bir gösterimin de yer aldığı koro sunumunda
farklı yörelerden ezgiler seslendirildi. Solo olarak Anadolu Adliyesi çalışanı iki kadın emekçi sahne alırken, koro sunumu ‘güzel günler göreceğiz çocuklar’ şarkısı ile son buldu. Bir kız öğrenci ise kemanı ile etkinliğe katkı sundu.
Saygı duruşunun ardından ilk sözü
Adliye emekçisi Gülnur Aydemir
aldı.
Aydemir
konuşmasında 8 Mart’ın tarihçesini özetlerken,
“Liberal bir bakış açısıyla salt erkelere karşı değil; kadını metalaştıran, kadını kat be kat sömüren, bu sömürü düzenin kendisiyle mücadele edeceğiz”
dedi ve
“Clara Zetkinler, Rosa Lüksemburglar gibi vardık, varız, varolacağız!”
sözleriyle konuşmasını bitirdi.

Aydemir’in konuşmasının ardından
Genel Kadın Sekreterimiz Meryem çağ
bir konuşma gerçekleştirdi.
çağ, gözaltında yaşamını yitiren Ayşenur Şimşek’i, IŞİD karanlığına ışık olan Arin Mirkan’ı anarak sözlerine başladı. Kadına yönelik şiddetten kadın istihdam paketine kadar bir dizi soruna
değinen
çağ, Haziran’da sokakların yolunu tutan kadınların dışarı çıkmaması için İç Güvenlik Paket’nin çıkarılmak istendiğini söyledi. “Ne aileye ne de sermayeye kul köle olmayacağız”
dedi.
Sonrasında ise Emekçi Kadınlar Komisyonu tarafından hazırlanan sinevizyon ilgiyle izlendi. Sinevizyonun ardından geçtiğimiz yıl şubemizin de etkin desteği ve öncülüğü ile maaşları ödenmediği için 6 gün direniş gerçekleştiren taşeron adliye işçilerinden
bir kadın işçi
kürsüye çıktı. Konuşmasında direnişin kendisinde ve çevresinde yaşattığı dönüşümü anlattı, kadınların direnişte önemli yer tuttuğunu söyledi.
on olarak “özgürlüğün tüm işçiler için ama özellikle kadın işçiler için direnmek olduğunu gördüm” diyerek “Direne direne kazanacağız!” sloganıyla konuşmasını bitirdi. Kadın işçinin sloganlarına salonda bulunan emekçiler coşkuyla katıldılar.
Ardından
ümmüşen
sahne aldı. Güzel ezgileriyle beğeni kazanan ümmüşen, Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü kutlayarak programını bitirdi.
ümmüşen’in ardından kürsüye çıkan
Şube Kadın Sekreteri Kader Kalkan, 8 Mart’ı özgecan cinayeti ile kadın cinayetlerine tepkinin yoğunlaştığı bir dönemde karşıladıklarını söyledi. Kadınların çifte sömürüye karşı çifte direnişte olduklarını söyleyen Kalkan, 8 Mart’ın emekçi kadınların sermayeyle hesaplaşma günü olduğunu ve emekçi kadınların bu günü kanlarıyla tarihe yazdığını söyledi. Cinsel, ulusal, sınıfsal sömürüye son diyerek konuşmasını bitiren Kalkan, sahneye 82 gündür Maltepe üniversitesi Hastanesi’nde direnişte olan işçileri davet etti.
Direnişçi işçiler adına söz alan
Şehriban Kaya, insanca yaşayabilmek ve onurlu bir gelecek için direndiklerini söyledi. Emek olmadan sermayenin olmayacağını söyleyen
Kaya, bu gücün farkına varılması gerektiğini dile getirdi. İşçiler sloganlarla kürsüden ayrıldılar.
Ardından
Domane Dersim, türküleriyle sahnedeki yerini aldı. Salonun coşkuyla ve beğeniyle dinlediği ezgilerin ardından,
şube başkanımız Salih Aksoy
kürsüye davet edildi.
Aksoy, konuşmasında kadın komisyonuna, etkinliğe emek veren ve katılan herkese teşekkür etti. Konuşmasının sonunda kadın-erkek hep birlikte örgütlü mücadeleyi yükselteceklerini söyledi.
Aksoy’un ardından son olarak
Hilmi Yarayıcı
sahne aldı.
Hilmi‘nin söylediği türkü ve marşlar, salonda coşkuyla dinlendi. “Cemo”nün hep bir ağızdan söylenmesinin ardından etkinlik son buldu.
Etkinliğe damgasını vuran kolektivizm oldu. Programın her aşamasında bir başka kadın emekçi kürsüyü alıyor, bir yandan şiir ve konuşmalarını gerçekleştirirken, öte yandan da sunuculuk yapıyordu. Koro ve sinevizyon, etkinliğe katılan emeği fazlasıyla açığa çıkartıyordu. Gerek etkinliğin hazırlanmasında yer alan ve gerekse de etkinliğe katılan tüm emekçiler, salondan mutlu ve ümitli ayrıldılar.