KADRİ GÜRSEL: ‘KITSCH’ OSMANLICILIK (15. 01. 2015)

246

Başlıktaki “kitsch” sözcüğü “kiç” okunur; Almanca’dan gelmedir ve gösterişli dekoratif objelerin yansıttıkları iddianın aksine değersiz, banal ve rüküş olması halini anlatır.
“Kitsch sanat” gibi, eğitimsiz yığınların milliyetçi duygularını sömürmeye oynayan bir “kitsch politika” da vardır ve bu politikanın objeleri de haliyle “kitsch”tirler.
Geçen pazartesi Ak Saray’da

için düzenlenen resmi karşılama töreninde işte böyle bir “kitsch gösteri”ye tanık olduk. Artık Türkiye’de ikbal ve gücün simgesi haline gelmiş bulunan merdivenin basamaklarına sağlı sollu ikişerden sekiz sıra, üzerlerinde eski çağlardaki Asyalı savaşçıların kıyafetlerini andıran kostümler, ellerinde replika mızrak, kılıç ve gürzler bulunan, kimisi takma sakal ve bıyıklı adamlar dizilmişti.
Muhafız Alayı’nın 16 askerinin her biri, Türklerin tarihte kurdukları söylenen 16 devletten birinin savaşçısı olmuştu.
Aralarında benim ilgimi en çok çeken, miğferli ve örgü zırhlı, parlak metalik malzemeden kolçak ve dizçekler takmış “Osmanlı piyadesi” oldu. En önde durduğu için değil, iktidarın kitsch Osmanlıcılığını mükemmel temsil ettiği için.
Malumunuz, AKP ideolojisi Osmanlı modernleşmesini ve reformlarını reddediyor. İktidarın en yukarıdaki sözcüleri, “modernleşme ve reformlar yüzünden 200 yıldır milletin maruz kaldığı zulmü” her fırsatta anlatıyorlar, “Artık parantezi kapatmanın zamanı geldi” diyorlar. Bu söyleme göre “parantez”, ülkenin

kostümleri içindeki askerler gibi.
ülkede kurumsallaştırılmak istenen otoriter rejime muhafazakar-milliyetçi kitlelerin desteği, sloganlar ve simgeler düzeyindeki sathi bir Osmanlıcılık ile satın alınmak isteniyor.
Zarfın üzerinde “Osmanlıcılık” yazıyor.
Mazrufta ise “İslamcılık”. . .
AKP, “zarf”ın üzerinde yazanla tabanındaki milliyetçi lümpenleri efsunlamaya çalışıyor.
Elhak başarıyor da. . .
Batı karşıtı ve sözde Osmanlıcı söylemler vasıtasıyla ülkedeki siyasi kültür de bu yönde değişim geçiriyor, radikalleşme besleniyor.
Sadece bu değil, kitsch Osmanlıcılığın Cemaat’le savaşta da kullanışlı olduğu vaki.
Daha Müslüman, daha İslamcı ve daha Osmanlıcı olununca, hem bilinçaltına Cemaat’in böyle olmadığı mesajı veriliyor hem de 17/25 Aralık izleri daha kolay örtülüyor. Neticede günümüzde artık ülkelerin itibarı replika kılıçlar ve gürzlerle değil dünyada bilime, sanata ve büyük insanlığa yaptıkları katkılarla inşa ediliyor.
“İtibarda tasarruf olmaz” denilerek sahnelenen gülünç aşırılıklar, bunları yapana itibar getirmediği gibi istismar edilen simgelere itibar kaybettiriyor.
15. 01. 2015 – MİLLİYET