BÜLENT FALAKAOĞLU: TUTUN ŞU YAVUZ HIRSIZLARI (03. 11. 2014)

196

Başbakan. . . Cumhurbaşkanı. . .
İktidar sözcüsü gazeteler.
Peş peşe gelen işçi ölümleri karşısında bayağı bayağı muhalif oldular.
Mesela, ‘devlet hesap sormalı’ dedi, Cumhurbaşkanı Erdoğan. Karaman Ermenek’te 18 madenci sular altında kalınca. . .
TEMA Vakfı, bir rapor hazırladı.
Enerji Bakanı Taner Yıldız ve ilgili yetkililere ulaştırdı.
Raporda, “Konya Kapalı Havzadır, linyit madeni yapılırsa yer altı suyu basar” bilgisini iletti. Havzadaki yer altı suyunun birbirine bağlı olduğunu ve linyit madeninin yapılmasının geçtiğimiz yıllarda Elbistan’da yaşanana benzer bir maden kazasına sebep olabileceğinin altını çizdi.
Vakıf daha ne yapsın!
Hadi Taner Yıldız’dan hesap sorulsun da görelim.
***
Hesap sormaya kalkandan hesap sorulur bu ülkede.
Kömür vurgununa ilişkin rapor yazan. . . Kömürdeki usulsüzlükler için Türkiye Kömür İşletmeleri’nden hesap sormaya kalkan Sayıştay denetçisinin başına gelenlerdir bu tespitimizin en somut kanıtı.
Sayıştay denetçisi Mehmet K. dedi ki. . . “TKİ’nin sadece beş firmaya işletme hakkı vermesi devleti 100 milyon lira zarara uğrattı. “
Ne oldu dersiniz?
Sayıştay denetçisinin hazırladığı suç duyurusunu içeren rapor işleme alınmadı.
Sayıştay denetçisi önce incelemeden alındı ardından da enerji grubundan uzaklaştırıldı.
Sayıştay denetçisi kurum içinde de “vatan haini” ilan edildi.
***
“Madenlerde mesaiyi 6 saate indirdik. Bazı düzenlemeler yaptık bazı patronlar bunu hazmedemediler” dedi.
Duyan da Cumhurbaşkanının sermayeye savaş açtığını sanır!
Ne çabuk unuttunuz!
Meclisten Eylül ayında böyle bir yasal düzenleme geçti. Fakat, AKP’lilerin sabaha karşı verdikleri önerge ile 6 saat uygulamasının yürürlülük tarihini 1 Ocak 2015’e erteledi.
Sonra patronlar düzenlemelerin getirdiği maliyeti kabul etmeyeceğini duyurdular.
Faturayı işçiye kestiler.
ücret artışı bekleyen binlerce madenci işsiz kaldı.
İşini kaybetmek istemeyen işçiler, haklarından feragat ederek indiler ölüm ocaklarına!
AYNI İZDE YOL ALANLARBaşbakan Davutoğlu’da aynı izden yürüdü.
Patronların 8 saatlik çalışmaya ilaveten işçiyi daha çok çalıştırmak için yemeklerini bile yer altına verdiğini bilmezmiş gibi dedi ki. . . ‘Yemekler yer altında yenmemeli. ‘
Yahu partinizin kurmayları, bakanlar değil mi
“İşçilerle madende yemek yedik. Sahur açtık. İftarda yeraltında işçilerleydik” diyerek pozlar veren!
Ya çalışma Bakanı Faruk çelik’in, “Türkiye’de kapatılması gereken çok maden var” şeklindeki açıklamasına ne demeli?
“Elinizi tutan mı var kapatın o zaman sayın bakan” dediğinizi duyar gibiyim!
çoğu madenin iktidara yakın işadamlarına verildiği. . . Denetimlerin yüzde 70 oranında azaldığı. . .
Denetimler yapılsa bile göstermelik cezalar verildiği bilinen bir gerçek.
İşte Ermenek bunların tümüne örnek!
Patron belediye başkanı adayı olacak kadar AKP’ye yakın. (Felaketlerde hep bir kanka, havuzcu, bizim oğlan ilişkisinin çıkması da. . . Açıklanan en zengin aileler içinde yandaş sermayedarların bulunması da hiç tesadüf değil. )
Maden denetlenmiş. Müfettiş yer altı suları için sondaj ölçümü yapılmadığı için 1680 lira ceza kesmiş. Patron ödemiş yoluna devam etmiş.
Daha fazlasını yapamazsınız.
Madenleri kapatamazsınız!
çünkü, madenleri kamulaştırmak gibi bir niyetiniz yok. Kamulaştırmadan kapatırsanız, işsiz kalacak madencilere verebilecek bir işiniz yok.
öyle olmasaydı, “Ovalarından bal, dağlarından yağ akan” Ege bölgesinde insanlar ayda 1000-1500 liraya için ölümüne inerler miydi hiç maden ocağına?
***
Sadece tarımı değil çevreyi de tüketmiyor musunuz?
18 kişinin madende kaldığını öğrendiğimiz günlerde. . . Manisa Soma’dan, Kolin Termik Santrali’ne kömür temin edecek madenlerin çevresel Etki Değerlendirmesi’nden muaf tutulduğu bilgisinin gelmesi. . .
Muaf kararının, adında çevre olan, çevre ve Şehir Bakanlığı tarafından verilmesi. . .
üstelik kararın Danıştay tarafından iptal edilen bir yönetmeliğe dayandırılması. . .
çevreye yönelik tutumunuzu fazlasıyla teşhir ediyor!
***

Son söz: Karşımızda tarımı, çevreyi, insanı öğüten koca bir çark var. SOMA’DAN SONRAKİ TAKTİĞİNİZ!TARIMI,
çevreyi, insanı öğüten bu çarkı kuran kim?
Şimdi karşımıza geçip, yaşanan felaketler karşısında, bu ülkeyi siz yönetmiyormuş gibi açıklamalar yapıyorsunuz.
‘Fıtrat ‘doğal ‘ilahi takdir’ yerine patronları suçlayan açıklamalar yapmanız sadece bir yırtma taktiği. . .
Soma’da 301 işçinin canını alan facianın ardından geliştirdiğiniz bir taktik.
Facianın ilk günlerinde, ‘Ya bu maden çok iyi denetleniyordu nasıl oldu anlamadık’ yönlü patron savunusu açıklamalarınızdan, sonrasında, çark edip geliştirdiğiniz bir taktik.
Soma’da biriken öfkede gördünüz ki. . .
İşçinin, hükümet-patron işbirliğinden etkilenerek, AKP’ye mesafe koyması olasılık dahilinde.
İşbirliği Soma’da çok görünür olmuştu. Ve o işbirliği bizzat AKP’nin tabanı olan dindar-muhafazakar işçilerin üzerine çökmüştü.
Söz konusu çöküş, Cumhurbaşkanının sürekli tahkim etmeye çalıştığı AKP’nin tabanında yarılmalara yol açabilirdi.
Bu olasılığın önünü kesmek için yavuz hırsız misali öne atılıp suçlama yapmak en iyi taktikti. Ve o taktik artık iş cinayetlerine duyulan öfkenin hükümete yönelmemesi için her iş cinayetinde hayata geçiriliyor.
Yakalayın şu yavuz hırsızı!
03. 11. 2014 – EVRENSEL