İSTANBUL ŞUBELERİMİZ: “SOSYAL GÜVENLİK KURUMU YÖNETİMİ ANAYASA MAHKEMESİ KARARINI UYGULASIN”

253

İstanbul Şubelerimiz tarafından, 20.11.2013 Çarşamba günü, Sosyal Güvenlik Kurumu İl Müdürlüğü önünde basın açıklaması yapılmıştır.

İstanbul 3 Nolu Şube Başkanımız Salih AKSOY’un okuduğu basın açıklaması:


AKP HÜKÜMETİNİ ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANLIĞI EMEKÇİLERİNİN TALEPLERİNİ YERİNE GETİRMEYE, ANAYASA MAHKEMESİ KARARINI UYGULAMAYA DAVET EDİYORUZ!
‘center’
Ülkemizde gelir dağılımındaki adaletsizlik her geçen gün daha da derinleşmekte, zengin ve yoksul arasındaki fark giderek büyümektedir. Kamu emekçileri her geçen yıl biraz daha yoksullaşırken, hükümet yanına aldığı Memur Sen’le yaptığı tekli sözleşmeyle yoksulluk sınırının altında açlık sınırına yaklaşan ücretleri bize dayatmaktadır. 2014 yılında kamu emekçilerinin maaşlarında net 119 TL artış yapılırken aile yardımı, çocuk yardımı v.b kalemlerde herhangi bir artış söz konusu değildir. Yine önümüzdeki yıl için enflasyon oranı ne olursa olsun maaşlarımıza yansıtılmayacaktır. Toplu sözleşme imzalanmış ancak halen yasallaşmamıştır. Mecliste 2014 yılı bütçesi görüşülürken yasallaşacaktır. Kamu emekçilerinin bütçe sürecinde takınacağı tutum bütçeden alacakları pay açısından belirleyici olacaktır.

Hükümet 2014 yılı bütçe tasarısını 23 Ekim 2014 tarihinde TBMM Plan ve Bütçe Komisyonuna sundu. Bugün de ilgili komisyon Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bütçesini görüşerek çalışmalarını sürdürecek. Büro Emekçileri Sendikası olarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik emekçilerinin taleplerini içeren dosyalarımızı TBMM’de grubu bulunan siyasi partilere ilettik. Plan ve Bütçe Komisyonu üyelerinin her birine çektiğimiz fakslarla taleplerimizi duyurduk. Bugün de Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı emekçilerinin taleplerini gündeme getirmek için illerde ilgili birimler önlerinde yaptığımız basın açıklamaları ile hükümeti son defa uyarıyoruz.

Taleplerimize kulak verin! Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na bağlı kurumlarda çalışan tüm emekçiler insanca yaşam, güvenceli iş güvenli gelecek için “Savaşa, Rantiyeye Değil Emekçiye Bütçe”, “Demokratik Türkiye Halk İçin Bütçe” istiyor.


2014 bütçesinde başta eğitim ve sağlık olmak üzere kamu hizmetlerini piyasalaştırıyor. Sembolik maaş artışları ile bizleri sefalete mahkûm ederken 2014 yılını tasarruf yılı ilan ederek adeta bizlerle dalga geçiyor. Dolaylı vergiler ve zorunlu mal ve hizmetlere yaptığı zamlarla satın alma gücümüzü her geçen düşüren hükümeti öncelikle ciddiyete davet ediyor konfederasyonumuzca hesaplanan 4 kişilik bir ailenin yoksulluk sınırı olan 3.741 TL’nin kamuda en düşük maaş olarak baz alınmasını talep ediyoruz.

2013 yılı içerisinde 666 sayılı KHK ile işkolumuzda birçok kurumda büro emekçilerinin fazla mesai, ek ödeme, ikramiye, vekâlet ücreti v.b kalemlerde yapılan düzenlemeler ile yıllık 5000 ila 10000 TL arasında kayıpların yaşanmasına neden olunmuştur.

Kararnamenin bazı maddelerine ve kamu emekçilerinin mali haklarını düzenleyen kısımlarına anayasaya aykırılık gerekçesiyle ana muhalefet partisi tarafından iptal davası açılmış, Anayasa Mahkemesinin 10.10.2013 tarihinde yayınlanan gerekçeli kararıyla; kurumların teşkilat kanunlarında belirlenen döner sermaye payı, ikramiye, ek ödeme, vekâlet ücreti gibi ödemelerin kaldırılmasını getiren kararname hükümlerini iptal etmiştir.

İKRAMİYELERİN ÖDENMESİNİN ÖNÜNDE ENGEL YOKTUR 

Anayasa Mahkemesi’nin yayınlanan gerekçeli kararına göre SGK ve İŞKUR emekçilerinin ikramiyelerinin ödenmesi önünde hiçbir engel kalmamıştır, kurum müfettişlerine bugüne kadar ödenen ikramiyeler ayrımsız tüm emekçilere ödenmeli, yine fatura/reçete veya sağlık kurulu çalışanları ile süpervizör, muhasebe yetkilisi v.b çalışanlara ödenen ilave ek ödemelerde ayrımcı uygulamaya derhal son verilmelidir.

Kamu emekçileri bir taraftan ekonomik hak gasplarıyla karşı kaşıya kalmakta, diğer taraftan kurumlarımızda atama ve yükselmelerde her türlü keyfiliğin, adam kayırmanın önünü açacak kamu kurumlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliği’nde yapılan değişikliklerle iş barışını bozmaya, emekçileri işyerlerinde karşı karşıya getirmeye yönelik adımlar atılmaktadır.

2014 yılı bütçe görüşmeleri sırasında insanca yaşam, güvenceli iş, güvenli gelecek taleplerimiz karşılanmalı, vergide adalet, sağlanmalı bütçe kaynaklarının savaşa rantiyeye değil halk yararına kullanılacağı bir düzenleme hayata geçirilmelidir.

TALEPLERİMİZ:


– Genel olarak kamu çalışanları yoksulluk sınırı altında yaşamaktadır. Konfederasyonumuz tarafından hesaplanan yoksulluk sınırı olan ortalama 3.741 TL. Taban aylık olarak tüm kamu çalışanlarına verilmelidir.

– Diğer kamu çalışanlarında olduğu gibi Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve bağlı kurumlarda çalışanlar da emekli olduğunda maaşları % 50-60 oranında azalmaktadır. Emekliliği hak ettiği halde ekonomik ihtiyaçlarından dolayı çalışmak zorunda kalan binlerce emekçi bulunmaktadır. Bu nedenle maaş dışında emekçilere ödenen diğer ücretler emekli aylığına dâhil edilmelidir.

– Anayasa Mahkemesi’nin 666 sayılı KHK’nin ilgili maddelerini iptalinden sonra ikramiyelerin ödenmesi yönünde herhangi bir hukuksal engel kalmamıştır. Bu nedenle Sosyal Güvenlik Kurumu ve İŞKUR çalışanlarının ikramiyeleri ödenmelidir.

– Tüm atama ve yer değiştirmelerde kıdem ve liyakat ilkesine uyulmalıdır.

– Her türlü yüz okuma, kamera, turnike ve sigara saatleri gibi mobbing uygulamalarına son verilmelidir.

– Tüm Merkez müdürlüklerinin fiziki ortamları düzeltilmeli, çalışma koşulları iyileştirilmeli, çalışanların ulaşım ve yemek sorunları çözülmelidir.

– 50 ve üzeri personel çalışan tüm merkezlerde kreş açılmalı ve yeteri kadar lojman sağlanmalıdır.

– İş yoğunluğunun azaltılabilmesi için zorunlu mesai uygulamaları yerine yeni kadrolu ve güvenceli personel istihdam edilmelidir.

– Engelli personelin durumlarının iyileştirilmesi ve engel durumlarına uygun işlerde çalıştırılmaları sağlanmalıdır.

– Özelleştirme uygulamalarına son verilmeli, kurum tarafından kaliteli ve ücretsiz hizmet anlayışı esas alınmalıdır.

– Vatandaş odaklı çalışma sonucu memurlar üzerinde uygulanan soruşturmalara, baskılara, son verilmelidir.

Başta AKP Hükümeti olmak üzere Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nı emekçilerin yaşadığı sorunlara çözüm bulmaya davet ediyoruz!