kckspan class=ctgosterctbyk
style=ctborder- 0px; border-style: solid; 234px; : 175px; float: ;ct /byk kck/spanbyk29 Mayıs 2013 tarihinde, Sendikamız adına yetki tespit görüşmesine katılan Ankara 1 Nolu Şube Yöneticimiz ve KESK Genel Meclis Üyesi Deniz DERİNYOL DEMİRCİ, görüşme sırasında yapılan tartışmalarda Büro Memur-Sen Genel Merkez Yöneticisi Kadir ÇİÇEKin sözlü hakaretlerine ve tehditlerine maruz kalmıştır.
Konuyla ilgili olarak bugün saat 12.45te Ankara Adliyesinde basın açıklaması yapılarak suç duyurusunda bulunuldu.
Genel Eğitim Sekreterimiz Meryem Çağın okuduğu basın açıklaması:
BASINA VE KAMUOYUNA
Neredeyse hergün kadına yönelik şiddet, taciz, baskı, tecavüz ve kadın katliamlarına tanık oluyoruz.
Biz KESKli kadınlar yıllardır emek, demokrasi ve barış mücadelesini cinsiyet özgürlüğü mücadelesiyle içi içe yürütüyoruz. Kadınların özgür olmadığı bir dünyada emeğin özgürlüğünün gerçek bir demokrasi ve barışın mümkün olamayacağını biliyoruz.
Bu güne kadar KESK?li kadınlar olarak kadına yönelik her türlü şiddete, çocuklara yönelik cinsel istismara karşı mücadele ettik, bundan kckspan class=ctgosterctbyk kckimg class=ctavatarct =ct136ct name=cthaberct src=cthttp://174.120.106.158/%7Ebesorg/resimler/haber/151daba27088d4.jpg”>
style=ctborder- 0px; border-style: solid; float: ;ct ct319ct /byk kck/spanbyksonrada mücadeleye devam edeceğiz. Biz kadınlar bu mücadelemizi sürdürürken, devletin, eril zihniyetin baskılarına maruz kaldık, kadın kimliğimize, sendikal mücadelemize yönelik saldırırlar bizi yıldırmadı, içimizdeki mücadele ateşini daha da harladı.
29 Mayıs 2013 tarihinde, Sendikamız adına yetki tespit görüşmesine katılan Ankara 1 Nolu Şube Yöneticimiz ve KESK Genel Meclis Üyesi Deniz DERİNYOL DEMİRCİ, görüşme sırasında yapılan tartışmalarda Büro Memur Sen Genel Merkez Yöneticisi Kadir ÇİÇEK?in sözlü hakaretlerine ve tehditlerine maruz kalmıştır.
Yetki görüşme toplantısının sona erip evrakların imzalanmasından sonra, sendika temsilcilerine verilecek evrakların beklendiği sırada,4 sendika temsilcisinin bulunduğu ortamda memur-sen temsilcisine sendikal pratikleri konusunda eleştiriler yönetilmiş hükümet yedeğinde sendikacılık yapmak, hak gasplarını meşrulaştırmak, zoraki üyelik uygulamaları üzerine geçen tartışmaları diğer sendika temsilcilerinin de hemen hemen aynı eleştirileri yapması üzerine memur-sen temsilcisi, kurulda tek kadın olan Deniz DERİNYOL DEMİRCİye saldırmaya karar veriyor.
Kamu emekçileri hareketinin öncüsü ve yürütücüsü olan Konfederasyonumuz KESK, aynı zamanda sendikal hareketin kadınlaştırılmasının da öncüsü ve kadınların emek, beden ve kimlik mücadelesinin dolaysız bir bileşeni olagelmiştir. Bunun yanı sıra kurulduğu günden bugüne Kürt sorununun demokratik ve barışçıl yollardan çözümüne taraf olmuş; halkların eşit, özgür, gönüllü birlikteliğinin savunuculuğunu üstlenmiştir. Bu yönleriyle tüm iktidarların ve güdümündeki sendikaların kara propaganda, baskı ve tehditlerine maruz kalmış; gerek tüzel kişiliği bağlamında gerekse üyeleri nezdinde sürgün, gözaltı, tutuklama, yargısız infaz vb. pek çok saldırıya uğramış, ağır bedeller ödemiş ve ödemeye devam etmektedir.
İşte bu politikaların doğal bir sonucu olarak bugün burada Büro Memur-Sen temsilcisi Kadir Çiçek hakkında suç duyurusunda bulunuyoruz.
Hükümetin yan kolu olarak işlev gören bu sözde sendika temsilcisine, kamu emekçilerinin hak gasplarını meşrulaştırmak ve hükümetten aldığı güçle etik dışı yollardan büyümek gibi hakikatler hatırlatıldığında, hemen en bildikleri yönteme başvurmuş, kara propaganda ve hakarete başlamıştır. Ancak hakikatler karşısındaki çaresizliği daha da saldırganlaşmasına neden olmuş ve fiziksel şiddetle tehdide kadar fütursuzlaşmıştır.
Buradan hem savcılara, hem ilgili idareye hem de ilgili Konfederasyon ve bağlı sendikaya sesleniyoruz. Yöneticimiz Deniz Derinyol Demirci şahsında Konfederasyonumuz, Sendikamız ve kadınlara yönelik bu şiddet karşısında gereğini yerine getiriniz. Aksi halde bu suçun ortağı olmaktan kurtulamazsınız.
Kadına yönelik şiddetin her türlüsü ile yüz yüze olduğumuz ve hükümetin eril zihniyet ve politikalarıyla bunların daha da pekiştirildiği ülkemizde emeği, bedeni ve kimliği için mücadele eden kadınlar için bunlar kuşkusuz ilk değil son da olmayacak. Hergün sokaklarda, işyerlerinde, Gezi protestolarında da gördüğümüz üzere alanlarda, gözaltı ve tutuklamalarda, ev içlerinde şiddet, taciz ve tecavüzle yüzyüzeyiz. Bunun yanı sıra sendikal mücadelemiz dolayısıyla hergün işveren idarelerin ve güdümündeki sendikaların ağır baskısı altındayız.
Ancak şu iyi bilinmelidir ki emeğimiz, bedenimiz ve kimliğimiz için mücadele etmekten asla vazgeçmeyeceğiz. Örgütlü gücümüzle hiçbirimiz yalnız değiliz.
Bugüne kadar vermiş olduğumuz mücadelemizden hiçbir iktidar, iktidar destekli kurumlar bizi yıldırmayı başaramadılar başaramayacaklardır.
YAŞASIN KADIN DAYANIŞMASI
YAŞASIN KADIN, EMEK, DEMOKRASİ BARIŞ MÜCADELEMİZ.
BASKILAR BİZİ YILDIRAMAZ.
MERKEZ YÖNETİM KURULU