BASKI, SÜRGÜN, CEZA VE GÖZALTILAR EMEK, DEMOKRASİ VE HAK MÜCADELEMİZİ ENGELLEYEMEZ…

248

” ‘0’ =’202′ ‘5’


‘5’ ‘290″>
]Bir süredir Sendikalarımıza, Şube Başkanlarımıza ve İşyeri Temsilcilerimize yönelik olarak sürdürülen baskı, sürgün, gözaltı ve tutuklamalar; bugün sabah, aralarında KESK ve Eğitim-Sen Kadın Sekreterlerimiz ile BES İzmir İşyeri Temsilcimiz Meryem ÇAĞ’ın da aralarında bulunduğu KESK’e bağlı Sendika yönetici ve üyelerinin gözaltına alınmasıyla devam ettirilmektedir.
Krize karşı mücadele eğilimlerinin açığa çıktığı, kamu emekçilerinin toplu sözleşme talebiyle eylem programlarını açıkladığı ve esnek çalışmaya ilişkin personel rejiminin gündemde olduğu bir dönemde yapılan bu saldırı tesadüf değildir. Bu saldırının, Kamu emekçilerinin mücadele örgütü olan KESK’e ve emekçilerin mücadelesinin zayıflatılmasına yönelik olduğu açıktır.
Bugün, gerçekleştirilen baskı ve gözaltıları protesto etmek için KESK ve bağlı sendikalar olarak saat 12:30’da Ankara Yüksel Caddesinde kitlesel basın açıklaması ve oturma eylemi gerçekleştirilmiştir. Eyleme çok sayıda emek ve demokrasi güçlerinin yanısıra, KESK üyeleri de katılarak KESK’le dayanışma içerisinde olduklarını vurguladılar.
Bir Emek ve Mücadele örgütü olan Konfederasyonumuza yönelik geliştirilen bu baskı, sürgün ve polis baskısı hiç bir demokratik ölçüye sığmamaktadır. KESK’i, sürdürdüğü emek ve demokrasi mücadelesinde yıpratmayı hedefleyen bu antidemokratik ve gerici tutum amacına ulaşamayacaktır.
Büro Emekçileri Sendikası olarak bu saldırıları kınıyor, mücadelemizi taleplerimiz etrafında yükselterek, bu kuşatmayı geri püskürteceğimizi ilan ediyoruz.

MERKEZ YÖNETİM KURULU

KESK tarafından yapılan basın açıklaması metni aşağıdadır:
” ‘0’ =’203′ ‘5’


‘5’ ‘270″>
]Değerli Basın Emekçileri,
Bir süredir Konfederasyonumuza bağlı sendikalarımızda yaşadığımız polis baskısı Genel Merkez yöneticilerimize kadar ulaştı. Bugün sabah saatlerinde KESK Merkez Yürütme Kurulu üyesi, Kadın Sekreterimiz Songül MORSÜMBÜL ve EĞİTİM-SEN Merkez Yürütme Kurulu üyesi ve Kadın Sekreterimiz Gülçin İSBERT, KESK Eski Genel Sekreterimiz Abdurrahman DAŞDEMİR ve Eğitimsen Eski Kadın Sekreterimiz Elif AKGÜN ve çok sayıda arkadaşımız jandarma ve polis tarafından gözaltına alındılar. Polis ve jandarma ekipleri KESK Genel Merkezi’nde arama yaptı.
Bir emek örgütü olan Konfederasyonumuza yönelik tırmandırılan polis baskısı hiç bir demokratik ölçüye uymamaktadır. Her haliyle KESK’i yıldırmayı, sürdürdüğü emek ve demokrasi mücadelesinde yıpratmayı hedefleyen bu faşizan tutum amacına ulaşamayacaktır.
Arkadaşlarımıza yönelik bu tutumu şiddetle kınıyoruz.
KESK 250 bin üyesi olan demokratik bir kitle örgütü, ulusal ve uluslararası saygınlığa sahip bir Konfederasyondur. KESK aynı zamanda baskılara, sürgünlere, tutuklamalara tarihi boyunca göğüs germiş, kamu emekçilerinin haklarını savunmak için bedeller ödemiş demokratik bir mücadele örgütüdür. KESK gerçek sendikadır.
Gözaltına alınan arkadaşlarımız toplum içinde tanınan, saygınlığı olan, adresleri belli sendikacılar, kamu emekçileridir. Durum böyleyken baskınlarla gözaltına alınmalarının makul hiç bir açıklaması yoktur.” ‘0’ =’164′ ‘5’

‘5’ ‘270″>
]
250 bin üyesi olan bir demokratik kitle örgütü aranırken bir tek savcının bulunmaması kabul edilemez; yapılan aramalarda Konfederasyonumuzun kadın çalışmalarına ilişkin belgelerine, örgüt içi yazışmalara, Başbakanlıkla, Çalışma Bakanlığıyla yaptığımız yazışmalara; üyesi olduğumuz uluslararası konfederasyonlarla yapılan ve çoğu Kadın haklarıyla ilgili, Kreşle ilgili, Doğum izniyle ilgili yazışmalara dahi el konulmuştur. Songül MORSÜMBÜL arkadaşımızın bilgisayarı, cd’leri usûlsüz bir biçimde alınmıştır. Arayanlar ne aradıklarını dahi bilmemektedir.
Değerli Basın Emekçileri,
KESK’te suç unsuru bir şey bulunması mümkün değildir. KESK yasal ve meşru zeminlerde kamu emekçilerinin hakkını savunan, gücünü sadece üyelerinden alan, kimseye diyet borcu olmayan demokratik bir örgüttür.
” ‘0’ =’247′ ‘5’

‘5’ ‘300″>
]Buradan başta Başbakan ve İçişleri Bakanı olmak üzere tüm yetkililere bir kez daha sesleniyoruz: KESK’e yönelik bir adım atarken 40 kere düşünmelisiniz; hele KESK Genel Merkezi’ni aramaya kalkışırken 40 kere düşünmelisiniz. KESK bu tür baskılarla, yıldırma operasyonlarıyla mücadele çizgisinden geri duracak bir Konfederasyon değildir
Arkadaşlarımız derhal salıverilmelidir. KESK’e yönelik baskılar derhal durdurulmalıdır.
Tüm demokratik kamuoyunu, siyasi parti ve çevreleri, sendika ve konfederasyonları,meslek örgütlerini ve duyarlı yurttaşlarımızı KESK’le dayanışmaya çağırıyoruz. Günün erken saatlerinden bu yana durmak bilmeyen telefon ve ziyaretlerle dayanışma sergileyen ulusal ve uluslararası kurum ve kuruluşlara şükranlarımızı sunuyoruz.
‘KESK MERKEZ YÜRÜTME KURULU