Ülke genelinde Şube ve Temsilcilikerimiz tarafından Vergi Dairesi Başkanlıkları ve Defterdarlıklar önünde, Maliye emekçilerinin taleplerini ve sorunlarını ifade eden basın açıklaması yapılmıştır. Ankarada Maliye Bakanlığı önünde yapılan açıklamaya BES Genel Merkezi, Ankara Şubeleri katılmıştır. Başta İstanbul, İzmir, Mersin, Adana, Diyarbakır, Urfa ve diğer Şube ve Temsilciliklerimiz tarafından basın açıklaması yapılmıştır.Basın açıklaması metni aşağıdadır.BASINA VE KAMUOYUNA’ EŞİT İŞE, EŞİT ÜCRET ‘IMF talimatları doğrultusunda AKP iktidarı tarafından uygulanmaya konulan kamu hizmetlerini tasfiye yasaları, çalışanlar arasında ayrımcılık ve ücret farkı yaratmaya devam ediyor.Bilindiği gibi AKP iktidarı 2005 yılı IMF kredi dilimlerinin açılmasının birinci şartı olarak, 5345 sayılı Gelir İdaresi yasasını tüm demokratik tepkilerimize rağmen Meclisten geçirerek 16/05/2005 tarihinde uygulanmaya koymuştur.Bu yasanın amacı vergi gelirlerini toplayan vergi idaresini, IMF, Dünya Bankası ve Vergi Konseyi’nin talimatları doğrultusunda yeniden belirlenmesidir. Bu belirleme vergi idaresinin bünyesine ve ihtiyaçlarına uyum göstermediğinden, Gelir İdaresi Yasası uygulamaya konulmasıyla beraber Maliye Bakanlığı merkez birimlerinde, bağlı kuruluşlarda, vergi dairelerinde büyük çatışmalara neden olmuş tüm çalışanları kendi içinde bölmüş, Maliye Emekçileri arasında büyük bir huzursuzluk ve rahatsızlık yaratmıştır.Yasanın uygulanması ile birlikte, vergi gelirlerinin kontrolü, yatırım payları, sosyal yaşama ayrılan paylar, faiz ve dış borç ödemeleri IMF’nin onayına ve denetimine açılmıştır.Ülkemizde uygulanan vergi politikaları, çok kazanandan az, az kazanandan çok vergi alan, topladığı vergi gelirlerini sürekli olarak sermayeye kaynak olarak aktaran, kayıt dışılığını sürekli arttıran, dış borç ve faiz ödemelerini bu gelirler üzerinden yapan adaletsiz bir yapıya sahiptir. Toplam vergi gelirlerinin %74’ü dolaylı vergilerden oluşmaktadır. Dolaylı vergilerin anlamı, yoksul halk kitlelerinin vergilendirilmesidir. Sermayeye, tekellere, kurumlara istisna ve muafiyetler tanıyan siyasal iktidarlar, zaten adaletsiz olan vergi sistemini dolaylı vergilerle daha da adaletsiz hale getirmektedirler. Öncelikle, yoksul halka yönelik dolaylı vergilerden vazgeçilmeli, vergide adalet sağlanmalıdır.AKP iktidarı ve Maliye Bakanı bu yasayla ‘devrim’ yaptıklarını iddia ediyorlardı.Şimdi soruyoruz;IMF’nin talimatları doğrultusunda çıkarılan Gelir İdaresi Yasası ile hangi sorun çözülmüştür’ Vergi gelirlerinde bir artış var mıdır’ Vergide adalet sağlanmış mıdır’ Vergi kayıp ve kaçağı önlenmiş midir’ Kayıt dışı ekonomi kayıt altına alınmış mıdır’ Vergi tabanı genişlemiş midir’ Kara para aklanması önlenmiş midir’ Yeni istihdam alanları açılmış mıdır’ IMF borçları bitmiş midir’ Maliye emekçilerinin ekonomik sorunları çözümlenmiş midir’ Yeni borçlanma devam etmiyor mu’ Cari açıkların kapanması için kısa süreli iç ve dış borçlanma yapılmıyor mu’ Eğitime, sağlığa ve diğer kamu hizmetlerine yeterli kaynak aktarılıyor mu’ Yeni hastaneler açılıyor mu’ Hepsine vereceğimiz yanıt yüzlerce kez HAYIR’dır.Bu yasanın temel amacı, Maliye çalışanlarını kendi içerisinde bölerek, mevcut vergi idaresini de tasfiye ederek, vergi toplama hizmetlerini süreç içerisinde özel sektöre devretmektir. Yasanın temel kurgusu; AKP iktidarı tarafından uygulanan adaletsiz vergi politikalarının açmazlarını, yetmezlerini, tekellerin ve sermayenin ayrıcalıklı kılınarak, vergi ödememe, istisna ve muafiyetlerinin sonuçlarını çalışanlara fatura ederek, çalışanlar yaşanan sorunların sorumlusu olarak gösterilmektedir.MALİYE EMEKÇİLERİ HUZURSUZ!..Gelir İdaresinin yeniden yapılandırılması adıyla yürütülen sürecin bir yanı vergi politikalarına yönelik iken, diğer yanı ise maliye emekçilerine ve onların görev yaptığı işyerlerine yöneliktir.Toplumun tüm kesimlerini ilgilendiren yasal düzenlemeler yapılırken, bu işi yapan kamu görevlilerine de ‘bir çeki düzen verme’ operasyonu öngörülmektedir. Bu operasyonun ilk ve en büyük halkası olan ve AKP iktidarı tarafından yasalaştırılan, ancak Cumhurbaşkanlığınca veto edilen Kamu Yönetimi Temel Kanunu’nda kısmen yer alan, 1-2 yıl içerisinde çıkarılması hesaplanan Devlet Memurları Kanunu ile yerleştirilmesi hedeflenen esnek/kuralsız çalışma, norm kadro, performansa göre ücret, Toplam Kalite Yönetimi gibi uygulamalar, Gelir İdaresi Başkanlığı’nda fiilen uygulanmaya konulmuştur.. Söz konusu uygulamalar, adları şaşalı olsa da, çalışanlar arasında dayanışma yerine rekabeti körükleyen, işverenin ‘böl-parçala-yönet’ çabasına hizmet eden uygulamalardır.Bu yasanın uygulanmasıyla birlikte, maliye çalışanları arasında yapay ayrımlar yaratılmış, aynı işi yapan, aynı masada çalışan, aynı hizmet yılına sahip, aynı statüdeki emekçiler arasında ‘uzman olan-uzman olmayan’ şeklinde kariyer ayrımcılığı uygulamasına geçilerek, uzman olarak kabul edilenlere 500 YTL fazla ücret ödemesine geçilmiştir.Örneğin: 28 Yıllık Vergi Dairesi Müdürü 1680 YTL, 22 Yıllık Vergi Dairesi Md. Yrd. 1440 YTL, 14 yıllık Şef 1120 YTL, 18 Yıllık Memur 1010 YTL, 5 Yıllık Memur 940 YTL, 5 Yıllık Uzman 1530 YTL, Uzman Yardımcısı 1350 YTL’dir.BES, Maliye Bakanlığı ve AKP iktidarının, bilimsel ve akademik hiçbir dayanağı olmayan bu uygulamasını, akıl, bilim, maliye mesleğinin formasyonu, kültürü ve eşitlik ilkesi ile bağdaşmadığından, çalışanlar arasında eşitsizlik, ayrımcılık ve huzursuzluk yarattığından bu uygulamanın kaldırılarak, tüm maliye çalışanlarını kapsayan yeni bir düzenlemenin yapılmasını zorunlu görmektedir. Kariyer ayrımcılığı uygulaması veya diğer adıyla ‘uzman’, ‘uzman yardımcısı’, ‘uzman olmayanlar’ düzenlemesi, maliye emekçileri arasında her şeyden önce çalışma barışını bozan, meslek dayanışmasını ortadan kaldıran, çalışanlar arasında rekabeti arttıran, aralarındaki güven ilişkisini zedeleyen ve birbirine düşman eden özellikler içermektedir. Ayrıca aynı işi yapan maliye emekçileri arasında yapay bir hiyerarşi yaratarak iş ve meslek birliğini bozmakta, ‘eşit işe, eşit ücret’ ilkesini ortadan kaldırarak, aynı işe yapanlar arasında adaletsiz ve eşitsiz bir ücret ayrımı getirmektedir.Sendikamız, öngörüleriyle olacakları yıllar öncesinden tespit etmiş ve taleplerini, çalışma barışının korunmasına uygun olarak dile getirmiştir. Hukuki anlamda girişimlerde bulunmaktan geri kalmamış, yargıya taşımıştır. Bakanlık yetkilileriyle yapılan görüşmelerde, toplantılarda, yazışmalarda tavrını maliye emekçilerinden yana koymuş, müdür, müdür yardımcısı, şef, uzman, uzman yardımcısı veya memur ayrıştırmasına karşı çıkmıştır. Bakanlık, maliye emekçilerinin örgütlü gücü olan sendikamızın taleplerini duymak bir yana, alttan alta yapılan değişikliklerin çalışanların yararına olduğu yalanı örgütlenmeye çalışmıştır. Maliye emekçileri bu sorunlarla uğraştırılırken, Maliye Bakanlığı fiili durum yaratarak ayrıcalıklı mükelleflere hizmet veren V.İ.P Vergi dairesini hizmete sokmuştur. Bu uygulama var olan huzursuzluğu bir kat daha arttırmıştır. Ayrıca Hükümet çalışanların kazanımı olan özel gider indirimi hakkında yeni bir düzenleme yaparak çalışanların üç kuruşuna göz dikmiştir. Maliye emekçilerinin sosyal ve ekonomik hakları gündeme dahi alınmamıştır.Maliye emekçileri artık size inanmıyor!..MALİYE EMEKÇİLERİNİ YOK SAYAMAZSINIZ !!!TALEPLERİMİZ:1- Ek ücretler %100 oranında arttırılsın ve bordroya eklensin,2- Maliye emekçileri arasındaki ayrımcılığı körükleyen uygulamalardan vazgeçilerek, görevde yükselme hakkı herkese verilsin. Gelirde KPSS ve eğitim şartı, giderde ise sözlü sınav şartı kaldırılsın,3- Vergi Haftası nedeniyle tüm maliye çalışanlarına her yıl 1(bir) maaş tutarında ikramiye ödensin,4- Maliye emekçileri arasındaki ücret ayrımına son verilsin,5- Fazla mesailer gönüllülük temelinde ele alınsın ve taahhütname uygulamasından vazgeçilsin,6- Herkesin geliri oranında vergilendirilmesi için vergi politikalarında yasal düzenlemeler yapılsın, ücretliler üzerindeki vergiler ile dolaylı vergiler düşürülsün.Taleplerimizin takipçisi olacak ve bunun için mücadelemizden ödün vermeyeceğiz.MALİYE EMEKÇİSİ HESAP SORUYORYAŞASIN BES YAŞASIN KESK.
MERKEZ YÖNETİM KURULU
[kck]/p[rn][byk]
