İŞKUR MU? İŞVEREN KULÜBÜ MÜ?

464

İşsizlik Fonu Daha Çok İşveren Fonu Olmuş…

Nisan 2020 ile Mart 2021 dönemi arasında Covid-19 kapsamında İşsizlik Sigortası Fonu’ndan işçilere 10,2 milyar TL nakdi ücret desteği ödemesi yapıldı. Salgın döneminde işverenlere yapılan teşvik ve destekler nakdi ücret desteğinin neredeyse 2 katına ulaştı. Salgın döneminde işverenlere yapılan teşvik ödemelerine 18,2 milyar TL ayrıldı. 2,5 milyon işçiye 10,2 milyar TL nakdi ücret desteği ayrılırken işverenlere 18,2 milyar TL doğrudan teşvik ve destek ayrıldı.

İŞKUR’un resmi web sitesinde en son açıklanan Mayıs 2022 İşsizlik Sigortası Fonu Bülteninde yer alan İşsizlik sigortası gelir ve gider tablosuna göre de 2022’nin ilk beş ayında işverenlere 9.5 milyar TL teşvik ve destek veren İŞKUR, işsizlik maaşı, kısa çalışma, yarım çalışma ücret garanti fonu dahil toplam 4,8 milyar TL ödeme yapması, İşsizlik Sigortası Fonu’nun ne kadar amacı dışında kullanıldığının açık bir örneğidir.

Fon’un toplam varlığı Covid-19 dönemi öncesinde 132 milyar TL idi. İşsizlik Sigortası Fonu’nun varlığı Mart 2021 itibarıyla 91,3 milyar TL’ye düştü. Covid-19 döneminde Fon varlığının azalmasındaki en büyük etken, nakdi ücret desteği ve kısa çalışma ödemeleri olarak görünse de işverenlere yapılan devasa destekler Fon varlığındaki erimenin asıl nedenidir. 2017 ve 2021 yılları arasında İŞKUR’dan işverenlere yapılan doğrudan teşvik ve destekler 52,9 milyar TL’yi buldu. 2017 yılından beri işverenlere verilen teşvikler olmasaydı şu anda İSF varlığı 144,2 milyar TL olurdu. Böylece daha fazla işçi daha yüksek ödenek alabilirdi.

Covid-19 döneminde 2,5 milyon işçiye verilen 10,2 milyar TL’lik nakdi ücret desteği ile işverenlere yapılan doğrudan 18,2 milyar liralık teşviklerin toplamı 28,5 milyar TL’dir. İşçiler Covid-19 döneminde asgari ücretin yarısı civarında nakdi ücret desteğine mahkûm edildi. Oysa işçinin parası işçi için kullanılsaydı 2,5 milyon işçiye en az asgari ücret tutarında destek verilebilirdi. Bunun toplam ödemesi 20,4 milyar TL olurdu. Diğer bir ifadeyle işverenlere ayrılan kaynağın 10 milyar TL’si işçilere aktarılsaydı nakdi ücret desteği asgari ücret düzeyine çıkmış olurdu.

Yersiz Ödenen Nakdi Ücret Desteği…

Nakdi Ücret Desteği 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu’nun Geçici 24. maddesi gereğince, işverenleri tarafından ücretsiz izne ayrılan ve kısa çalışma ödeneğinden yararlanamayan işçiler ile 15/3/2020 tarihinden sonra 51. madde kapsamında iş sözleşmesi feshedilen ve bu Kanunun diğer hükümlerine göre işsizlik ödeneğinden yararlanamayan işçilere 4857 sayılı Kanunun Geçici 10. maddesinde yer alan fesih yapılamayan süreyi geçmemek üzere, bu süre içinde ücretsiz izinde bulundukları veya işsiz kaldıkları süre kadar, Fondan nakdi ücret desteği verilmiştir. Ancak yine bu dönemde işverenlerin yanlış beyanları veya İŞKUR kaynaklı sistemsel ve altyapı yetersizliği nedeniyle yüzbinlerce kişiye işverenin mail ortamında yaptıkları beyanına göre yersiz ödemeler yapılmıştır.

İşveren Fonuna Dönüşen İşsizlik Fonu…

Diğer taraftan Covid-19’un ülkemizde ilk görüldüğü 2020 Mart ayından 2021 Hazirana kadar uygulamaya geçirilen Kısa Çalışma Ödeneği kapsamından işverenlerin hatasından kaynaklı yapılan ödemeler silindi. Yani 2020 Mart ayından 2020 Ekim ayına kadar, Ekim ayı dahil yapılan milyonlarca TL’lik yersiz ödeme, 7256 sayılı Torba Kanun’la 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu’na eklenen geçici 29. maddesinde; “Yeni koronavirüs (COVID-19) kapsamında 2020 Ekim ayı ve öncesi döneme ait işverenlerin hatalı işlemlerinden kaynaklanan fazla ve yersiz ödemelerden bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla tahsil edilmemiş olanlar terkin edilir.” hükmü gereği işverenden alınmazken aynı dönemde işçi kusuru saydıkları nedenlerden kaynaklı yapılmış tüm ödemeler yasal faizi ile birlikte işçilerden alınması kabul edilemez. Bu resmen bir çifte standarttır. Bu uygulama bile İşsizlik Fonunun yıllardır hep işveren fonuna dönüştüğünün bir örneğidir.

İş ve Meslek Danışmanlarının Sorunları Halen Çözüm Bekliyor…

Bu süreçte tüm İŞKUR Emekçileri mesai mefhumu gözetmeden gece gündüz olağanüstü bir emek vererek çalışmışlardır. Bu süreçte İŞKUR Genel Müdürlüğü çalışanların ikramiye beklentisini karşılamayarak çalışanlara kuru bir teşekkür belgesi ile cevap vermiştir.

Ayrıca her işsize bir İş ve Meslek Danışmanı söylemi ile  2012 yılında ilk kez ataması yapılan ve işsizlik ile mücadele konusunda hem iş arayan hem de işverene nitelikli danışmanlık hizmeti vermesi gereken, güncel sayıları 4 bini bulan  İş ve Meslek Danışmanları özellikle İstanbul İzmir, Ankara olmak üzere ülke genelinde yıllardır Kısa Çalışma Ödeneği ve Nakdi Ücret desteği yersiz ödemeleri kapsamında ödenen paraların tebligat ve tahsilat işiyle uğraşmaktan asıl görevlerini yapamaz noktaya gelmişlerdir. Bu konu ile ilgili çok sayıda şikayet bize iletilmektedir. İş ve Meslek Danışmanlarının görev tanımında belirtilen iş arayan ve iş verenlere yönelik onlarca iş kaleminin yanında “Kurum amirinin uygun gördüğü diğer görevler” gibi muğlak bir ifadenin olması kabul edilemez. Bu muğlaklık çoğu zaman kurum amirleri tarafından mobbing sınırına varacak baskı aracı olarak kullanılmaktadır. Öncelikli talebimiz bir an önce İŞKUR’un yoğun iş yükünü karşılayabilecek yeterli sayıda personel istihdam edilmeli ve İş ve Meslek Danışmanlığı uygulamasının daha nitelikli hale getirilmesi için görev tanımının net bir şekilde düzenlenmesi gerekmektedir.

İŞKUR Emekçilerinin Sesi Olmaya Devam Edeceğiz…

Büro Emekçileri Sendikası olarak, İŞKUR Emekçilerinin taleplerinin takipçisiyiz ve olmaya da devam edeceğiz!

Yaşasın BES!
Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz!

MERKEZ YÖNETİM KURULU