HATAY ÇALIŞMA VE İŞ KURUMU İL MÜDÜRLÜĞÜNDE YAŞANAN SÜRGÜNLER, TEMSİLCİLİĞİMİZ TARAFINDAN PROTESTO EDİLDİ: SÜRGÜNLERİ DURDURUN!

457

Hatay İl Temsilciliğimiz, Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü’nde üyelerimize yönelik yaşanan baskı ve sürgünlerin durdurulması talebiyle basına yazılı açıklamada bulundu.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Hatay Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü bünyesinde göreve başlayan, haklarında herhangi bir adli ve idari soruşturma bulunmayan ve bugüne kadar verilen her işi layıkıyla yapan sendika üyelerimiz, kendi istekleri, bilgileri ve branşları dışında uzmanlık gerektiren servislerde görevlendirilmişlerdir.

Söz konusu görevlendirmelere, gerekli yetkinliğe sahip olmadıklarını beyan edip, tekrar gözden geçirilmesini talep ettikleri gerekçesi ile 10.02.2022 tarihinde bir üyemizin ikametine (Defne) 65 km uzaklıktaki İskenderun hizmet merkezine; bir başka üyemizin de ikametine (Samandağ) yaklaşık 90 km uzaklıktaki İskenderun Hizmet Merkezine sürüldüler.

657 sayılı Yasanın idareye tanıdığı görevlendirme yetkisinin mutlak olmayıp, hukuken kabul edilebilir somut bir durumun varlığı halinde, kamu yararı ve hizmet gerekleri gözetilerek kullanılması gereken uygulama olması gerekirken idare, başka bir yere atanmasına karar verdiği personelin ya da kadrosunun bulunduğu yer dışında geçici süreyle görevlendirilecek personelin belirlenmesinde takdir hakkının objektif hüsnüniyet kurallarına uygun olarak kullanılması, personel arasında tercih yaparken objektif kriterlerden hareketle belirleme yapması gerektiği, ikametgâhı, sicil durumu ve hizmet süresi hiç gözetilmeden İskenderun Hizmet Merkezine görevlendirilen personelin hangi kriterlere göre belirlendiğinin açıklanmaması objektif esaslara göre hareket edilmediğini göstermektedir. Hukuksuz yapılan görevlendirmenin aynı zamanda Anayasamızda yer alan aile birliğinin korunması ilkesine de aykırılık teşkil etmektedir.

Çalışma yaşamında kariyer liyakat ilişkisini kamu alanında olmazsa olmaz olduğu, liyakatin ortadan kaldırıldığı ortamlarda çalışma hayatında huzursuzluğun ortaya çıktığı görülmektedir. Örgütlenme yetki alanımızda olan kurumlarda çalışanlar arasında bu yakınma ve huzursuzluğun bu dönemlerde sık yaşandığına tanıklık etmekteyiz.”

Açıklamada; keyfiyetin engellenmesi ve hukuka aykırılığı açık olan sürgünlerin en kısa zamanda sona erdirilmesi gerektiği ve bu haksız ve hukuksuz sürgünlere karşı arkadaşlarımızın hukuki yollara da başvurduğu belirtilerek, sürgünlerin durdurulması ve arkadaşlarımızın görev yerlerine geri dönmesi talep edildi.

Sürgün insanlık suçudur!

Arkadaşlarımız eski görev yerlerine iade edilmelidir!